AVM 'ler üzerinden inşa edilen kentli kimliği
Yazar: Ercan Sever
Seçici, hemen kabullenmeyen, şekillendiren gibi etken özellikleri ile tanımlanan kentli profili giderek tüketim alışkanlıklarının oluşturduğu kalıplara sıkışıyor, edilgenleşiyor İsyana, reddetmeye yatkın kentlilik, uyumlu tüketiciliğe devşirildi. İdeallerinin peşinde koşma yerine tükettikçe mutlu olan yeni kentlinin temel özelliği çabuk kabullenmesi. Kendi isteği dışında gelişmelere karşı oldukça mülayim bu tipoloji dünya ve ülke meselelerinden ziyade trendler ile daha ilgili. Düşünceler, inançlar üzerinden tefekkür etme yerine marka edinme kentlerdeki yeni ibadet şekli. Bilgiye bir tuş kadar yakın olma safsatasının beslediği bu yanılgı, okumayı, düşünmeyi, üzerinde durmayı çağdışı kalmış alışkanlık gibi görüyor ve mümkün olduğunca uzak duruyor.
Erdem yerine promosyon, ideal yerine indirim çeki
Bireysel özgürlüklerden yoğun bahsedildiği ortamda özgürlüğünün peşinde koşan birey bırakılmadı. Koşmaya değer şeyler kökten değişti. Erdem, moral değerler, idealler yerine promosyon, fırsat ve indirim günleri koşulacak değerler olarak algılanmaya başladı. Zaten bilgi Wikipedia da var. Doğruluğu veya objektifliği çok da önemli değil. Bilgi yerine kampanya takip etmenin daha somut getirileri var!
İşte bu noktada AVM ler sosyolojik katalizör olarak işlev üstleniyor. Alış veriş merkezleri kavram olarak artık piyasa terminolojisinden çıkıp sosyoloji belki de psikolojinin alanına girdi. Alışveriş mabetleri, Kentli kimliği oluşturmak veya var olan kimliği akredite etmenin mekanı haline geldi. Özellikle hafta sonları AVM leri tavaf etmek, konaklamak kent ritueli oldu. Geçenlerde İzmirde kapılarını açan AVM işte tam bu noktada sosyoloji için eşsiz bir laboratuar özelliği taşıyor. Tek tipleşen tüketim alışkanlıklarının yaşam alanı AVM ler farklı bir hafta sonu geçirmek isteyen kentlilerin akınına uğruyor. Kalabalıktan omuzlarınızı çarparak ilerlediğiniz her noktada trans halinde tüketmek isteyen insanlar karşınıza çıkıyor.
AVMleşme kaçınılmaz ise yerelle barışık olsun
AVM leşme karşı konulmaz bir süreç olarak kent gerçeği halinde geldi. İzmirde bu süreçten payını hatta daha fazlasını alacak gibi görünüyor. Özellikle Liman arkası olarak adlandırılan yeni kent merkezinde çok sayıda AVM nin planı, projesi hazır. Uygulayıcılar ise ağırlıklı olarak İstanbullu şirketler olacak. Bazı İzmirli grupların da AVM yatırım hazırlıkları sır değil. AVM yatırımcılarından, en azından projelerine mümkün olduğu kadar yerel motif eklemelerini istiyoruz. Kaldı ki bu tarz projeler yatırımcıların ilgisini daha çok çekecektir. Yurt dışından gelen yabancı konuklara şehir de nereyi görmek istersiniz diye sorduğunuzda istisnasız old bazaar yani eski çarşı yanıtını alırsınız. Son 10-15 yılda kent hayatımıza giren AVMler Avrupanın en az 100 yıllık gerçeği olduğu için çok ilgili değiller. Yerel renk ve kültüre sahip alışveriş mekanlarını tercih ediyorlar. Bu aşamada AVM isimlendirilmesinin önemli olduğunu düşünüyorum. Bu konuda İzmirdeki yatırımcıların elinin altında 8500 yılın getirdiği sayısız seçenek var.