Elimizdeki hastaneler depreme dayanıklı mı?
Yazar: Dr. Ülkümen Rodoplu
1999 Gölcük ve Düzce depremlerinden hemen sonra Dünya Bankası kredisi ile gerçekleştirilen proje kapsamında, İstanbul ve İzmir'de bulunan 56 hastanenin deprem dayanımları incelenmiştir. İncelemeye alınan bu hastanelerde bulunan toplam bina sayısı 644'tür. Hazırlanan rapora göre güçlendirilmesi gereken bina sayısı ise 508'dir. Görüldüğü gibi güçlendirilmesi gereken binaların oranı yüzde 78 olarak saptanmıştır.
Yine aynı proje kapsamında hazırlanan rapora göre İstanbul'da deprem dayanımları incelenen devlet hastaneleri sayısının 26 olduğu; bu hastanelerdeki toplam bina sayısının ise 323 olduğu belirlenmiş olup, güçlendirilmesi gereken ve güçlendirilme projeleri hazırlanan bina sayısı ise 279'dur. Güçlendirilmesi gereken hastane binalarının oranı İstanbul'da yüzde 86 olarak belirlenmiştir. Bu binaların içerisinde üniversite hastane binaları bulunmamaktadır.
Dünya Bankası kredisi ile yapılan projeye ve sonuç raporuna göre İzmir'de deprem dayanımları incelenen devlet, SSK, belediye, üniversite ve ordu hastanelerinin sayısı 30'dur. Bu hastanelerde bulunan toplam bina sayısı 321, güçlendirilmesi gereken ve güçlendirme projeleri hazırlanan bina sayısı ise 225'tir. Güçlendirilmesi gereken binaların oranı, toplam bina içindeki sayıya bakıldığında yüzde 70'e ulaşmaktadır.
Türkiye'de toplam 9 bin 503 hastane binasının 6 bin 640 tanesi ve dolayısıyla üçte ikisinden fazlası birinci ve ikinci derece deprem bölgesi üzerinde bulunduğunu biliyoruz.
Yukarıda açıklanan rakamlar ortadayken şimdi de ne kadarında güçlendirme yapıldığına bakalım:
Bugün bu bölgelerde bululan binaların yalnızca ve yalnızca 54'ünün güçlendirme projesi hazırlanmış durumdadır.
Güçlendirme imalatı tamamlanan ve yapılmakta olan hastane bina sayısı ise 55'tir ve bu sayılar oran olarak yüzde 1'in altında kalmaktadır.
Resmi verilere göre, önümüzdeki 3 yılda da 332 hastanenin daha yapımının tamamlanması düşünülmektedir.
Son söz:
İstanbul ve İzmir'de bulunan Hastanelerimizin yüzde 78'inin depreme dayanıklı olmadığı ve güçlendirilmesi gerektiği ortadadır. 1999 yılından bu yana güçlendirme işlemi yüzde 1'in altında kalmıştır.
Hastalarımıza daha sağlıklı hizmet sunabilmemiz için güçlendirme işleminin hızla yapılması gerekirken şehir hastaneleri projesinin gündeme gelmesi düşündürücüdür. Burada amaç, halkımızın daha iyi şartlarda hizmet alabilmesi, daha güvenli hastanelerde bakılması değildir.
Elimizdeki binaları çok daha az masrafla güçlendirebilecekken yerine yenilerinin yapılmasını planlamak aklıma şu örneği getirdi:
“-Arabamın lastiği patladı, yerine yeni ve daha büyük bir araba alacağım”.
Kaynak:
1. Türkiye Mimar ve Mühendisler Odası Raporu 2010: TMH - 461-462 - 2010/3-4