Terörün milliyeti olmaz
Yazar: Ayşe Başak Kaban
Terör
Yıldırma, cana kıyma, malı yakıp, yıkma, korkutma, tedhiş. Tedhiş, yani yıldırı... Yıldırı... Bir söz sanatı terimi, içerisinde barındırdığı anlam; bazı felaketlerin gelebileceğine işaret ederek dinleyicilere korku aşılama.
Korkuyor musunuz? Korkuyorsunuz. Terör başlı başına, tek başına, hür ama vicdansız bir kelime. Ülkenin beri tarafında, dağlarda, sınırda, asla düz olmayan bir arazide küçük çok küçük askerleri vuran bela... Kendi sınırları içerisinde siper kurduruyor devlete. Devletin en büyükleri, en çok söz sahibi olanları, sözü en çok önemsenenleri bir siperde iki büklüm oluyor. Yere çöküp, dizlerini karınlarına çekip duruyorlar. Gözleri kocaman açık, kulakları en küçük sese karşı duyarlı. Kendi ülkenin içerisinde, kendi topraklarında, kendi bayrağının altında bir küçük sipere sığınıp, Allaha emanet ediyorlar canlarını. Fotoğraf kareleri ölümsüzleştiriyor o anı. Ertesi gün tüm gazetelerde baş sayfada o fotoğraf; tarihe tanıklık ediyor o an... O an; terörü anlatıyor, belgeliyor.
İstanbul Halkalıdan gelen haberle uyandık geçen gün. Kara günlerden biri. PKKnın ve yan ürünlerinden biri şehrin göbeğinde, İstanbulda patlatıyor bombayı. Yeni tanıştığımız ölü insanlarımız var. Hiç tanımadığımız, tanıyamayacağımız ölüler için doluyor gözlerimiz. Terör öylesine kahpe, ölesiye kahpe. 17lik Buseyi alıyor baba ocağından. Busenin küçük, sevimli kız kardeşi Sude ile tanışıyoruz sonradan. Ablasının cenaze töreninde ağlıyor. O kadar küçük ki...
Buse ile beraber Sudenin de geleceğini karartıyor terör. Sude bundan sonra hiçbir zaman içten bir kahkaha atamayacak. Bir masumun, küçük bir kızın neşesini çalıyor terör. Sudenin bir daha hiç ablası olamayacak. Hiç kimse Buse gibi sevemeyecek Sudeyi. Terör Sudenin çocukluğunu çalıyor, öldürüyor.
Kürttürk
Çok mühim yazarlar, köşelerinden buyuruyor; Kürtlere siyaset yaptırılmadığı için, Kürtlere demokrasi verilmediği için, Kürtlere işkence yapıldığı, Kürtler ağlatıldığı, iteklendiği, cezalandırıldığı için, eğitim hakkı tanınmadığı için böyle oluyor deniyor.
Oysa bu ülkede kim fırsat eşitliğinden faydalanıyor ki? Eğitim herkesin hakkı mı? Tüm Türkler istedikleri gibi okuyabiliyorlar mı? Öyle mi sanıyorsunuz? Geç bunları...
Bu ülkede ki eğitim sistemi, para üzerine kurulu. Babanın ne kadar parası varsa o kadar eğitim alabilirsin? Zannediyor musunuz ki Türk diye ayırıp, öteki yaptığınız insanlar dilediğince okuyabiliyor?
Kürt olduğu için değil, Türkiyede yaşayan her hangi bir insan olduğun için iş bulamıyorsun. Türk Mehmetten bir farkı yok Kürt delikanlının da... Sırça yazar köşelerinizden iyi görünmüyor olabilir ama bu ülke eşitsizlik üzerinden işletiliyor. Eğitimsiz, işsiz, aç bırakılarak. Siyaset tüm ülke vatandaşların kaburgasını ayırıyor.
İşkenceyi, haksızlığı, gözaltında kayıpları, yok olup giden hayatları sadece Kürt vatandaş yaşamadı bu topraklarda. Herkesin canı yandı.
Getirilen sistemler, o sistemleri yönetenler hep birilerinin canını yaktı. Kadın olduğun için, genç olduğun için, solcu olduğun için, dinsiz olduğun için, eşcinsel olduğun için, farklı bir görüşü savunduğun için, işçi olduğun için, emekli olduğun için, hayvan sever olduğun için, hümanist olduğun için, ateist olduğun için, savaş karşıtı olduğun için sistem terörünün kurbanı oldun.
Bugün; Kürtlerin hepsi terörist yapılıyor. PKKnın silahlı teröristleri dağdaki çocuklar oluyor. Bir sonraki aşama, dağdaki çocukların kahraman ilan edilmesi...
Çok mühim insanlar yavaş yavaş halka bu bilinci vermek istiyor. Kürtler haklarını arıyor. Onlar öyle söyledikçe PKKNIN TERÖRÜ affedilebilir kıvama getiriliyor.
Oysa Kürt- Türk meselesi değil bu. Terör herkesi aynı şekilde parçalıyor. Doğuda, Güneydoğuda Buse yaşında ve belki daha küçük kaç çocuk mayınların kurbanı oldu? Kaç çocuk seken kurşunlarla gözlerini hayata açamadan kapadı?
Kürttürk, Türkkürt... Bugün insan evladı olan herkesin kanı kırmızı işte. Herkesin canı aynı şekilde acıyor, ruhları küskün çiçekler gibi, başları öne eğik, kafalarda bin bir soru işareti.
Savaşanlar Kürtler değil. Her ne kadar bu böyle yazılsa da, Kürt insanı değil orada savaşan. Kürt insanı değil terör kusan. Bunu sol iç cebinize koyun. Tam kalbinizin üzerinde dursun. Çünkü bu söylemin- Kürdün savaştığı - sonu kötüdür. Benim komşum savaşmaz benimle. Benim kanımı akıtmaz, çocuğumun canını acıtmaz. Ben onu severim, o beni sever. Çiçeklerimi sulaması için evimin anahtarını Kürt kızına teslim ederim. Kürt kızı benim kapımı tıklatır, canı sıkıldığında. Elinde bir demlik çayı ile gelir, Kaçak çay bu, sen severisin der. Benim Kürt insanım, terörün ne anlama geldiğini çok iyi bilir. Çünkü terörün milliyeti olmaz.