Maden kazası ve afetlere hazırlık
Yazar: Dr. Ülkümen Rodoplu
Günlerdir büyük bir endişe ile izledik. Acaba, 30 madenci kurtarılabilir miydi? Umutla bekledik. Kurtarma çalışmalarına başkanlık eden Bakanlar ve 450 uzman kişiye rağmen hiçbiri, canlı olarak kurtarılamadı.
Tüm dünyada maden kazası nedeniyle ölümler gerilerken bizde ne yazık ki, artmaktadır. İnsancıklar kaderlerine razı olup, risk almakta ve bile bile ölüme gitmektedir.
Bölgeye incelemelerde bulunmak için giden yöneticilerimiz, madencilerin kaderlerine razı olduğunu ve bu işin içinde ölmenin de doğal karşılanması gerektiğini vurguladı.
Afetlere ve özellikle de depremlere hazırlık konusunda son senelerde neden büyük bir yavaşlama olduğunu düşünür dururdum. Şimdi yanıtını buldum: Bizi yönetenlerin bile, bu ve buna benzer olayların doğal olduğuna inandığı bir ülkede bizler, daha çok sayıda insanımızı doğal ve insan eliyle olan afetlerde kaybederiz.
Bugünden sonra da maden kazalarının önlenmesi için daha bilinçli, daha bilimsel yollar aranacağına inanmıyorum. Ölen 30 kişinin neden öldüğünü bile sorgulamadık. Oysa, Adli Tıp tarafından cesetler üzerinde inceleme yapılmalı, zehirli gaz zehirlenmesi, yanık, travma ya da başka ölüm nedeni olup olmadığı araştırılmalıydı.
Son söz:
Maden kazası gibi birçok kazadan ancak, bilime ve bilimsel doğrulara inandığımızda kurtulabiliriz.
Sevgiyle...