![](http://www.kentyasam.com.tr/Soylesi/sedagok.jpg)
Ege AğaçMamülleri ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Başkanı Nurettin Tarakçıoğlu, kendi Birlikleri içinde yer alan mobilya ve ambalaj sanayi ve ihracatının krizden en fazla etkilenen sektörler olduğunu söylüyor.
Kendi birlikleri üzerinden ihracat gerçekleştiren baharat sektöründe ise dünya genelinde tüketimin hızla arttığına dikkat çeken Tarakçıoğlu, “Kriz ile insanların ucuz yemek yeme ve evde yemek yeme kültürleri ön plana çıktı. Bu nedenle baharat tüketiminde hızlı artış yaşandı” diyor.
Ekonomik kriz sürecinde edindikleri tecrübeyi “Ayağımızı yorganına göre uzatma kültürünü uygulamaya geçirdik” diye anlatan Tarakçıoğlu, ayrıca yatırım fizibilitelerini iyi yapmayı ve verimliliği öğrendiklerini belirtiyor.
Tarakçıoğlu, bu süreci bakın nasıl anlatıyor...
- Krizin bir yılında sektör nasıl bir dönem geçirdi?
İhracat ayağı kuvvetli olan şirketler için özellikle girdileri TL olan üyelerimiz için avantajlı bir süreç oldu. Dolar kurunun 1,7 TL seviyesine kadar gelmesi nedeniyle bir anda avantaja dönüştü. Ama işin bankalarla olan boyutu her sektörde olduğu gibi bizim üyelerimize de yansıdı. Mevcut krediler daraltıldı, ek teminatlar talep edildi. Ama iç piyasaya daha fazla üretim yapan firmalar için daha fazla sıkıntı yaşandı. İç pazardaki daralma ve aynı zamanda finansman arzındaki sıkıntıları daha çok hissettiler. Daha esnek olanlar ihracat olanaklarına odaklandılar.
- Bu dönem aslında kriz sürecinde iç pazar odaklı çalışanların ihracatçı olmasını sağladı diyebiliriz.
![](http://www.kentyasam.com.tr/Soylesi/nurettin_tarakcioglu2.jpg)
Evet. Yeni piyasalar bulmak zorundaydılar. Talep olan pazarlara odaklandılar. Ağaç orman ürünleri sektörünün geniş ürün çeşidi var. Kağıt, ambalaj, kırtasiye, orman ürünleri gibi... Hepsinin sıkıntıları farklı oldu. Ama bizim ihracat rakamlarımızdaki düşüş ortalamanın altında gitti.
- En fazla hangi ürün grubu sıkıntı yaşadı?
Mobilya grubumuzda ciddi sorun yaşandı. Temizlik kağıtlarıihracatında azalma yaşandı. Ama sonrasında fiyat politikalarıdeğiştirilerek, o sıkıntılar aşıldı.
- Kriz dönemde tüm sektörlerin alternatif pazarlara yönelmeyi öğrendiklerini görüyoruz. ABD ve AB'de daralma var. Herkes komşu ülkelere yöneldi. Sizde nasıl bir eğilim vardı?
Ambalaj ve mobilya üreticilerimiz daha çok komşuülkelere yöneldiler. Komşularımız dünyanın globalleşmesine tam uyum sağlayamamış durumda. Bu bize avantaj olarak yansıdı. Bizim etkilendiğimiz kadar krizden etkilenmediler. Çünkü bizim bankacılık sektörümüz gibi bir bankacılık sektörleri yoktu. İhracat ve ithalatları dünya ile entegre boyutta değildi. Dezavantaj olarak gördüğümüz şeyler avantaj oldu.
Kendi sektörümde baktığımızda bizde hiçbir şekilde talep daralmasıolmadı. Fiyatlarımız çok daha cazip hale geldi. İnsanların ucuz yemek yeme ve evde yemek yeme kültürleri ön plana çıktı. Bu nedenle baharat tüketiminde hızlıbir artış yaşandı.İtalyan mutfağında pizza ve fast food ürünlerin kullanımındaki artışla baharat tüketimi hızla arttı. Kekik talebinde ciddi artış oldu.
2008 Ekim ayında kriz yeni başlamıştı. Almanya fuara katıldık. Biz “Ne olacak” diye düşünürken, ABD’den gelen bir müşterimiz “Siz niye üzülüyorsunuz, insanlar daha ucuz yemeğe yönelecek, restoranlar yerine, bu da sizin işlerinize yansıyacak” demişti. Gerçekten de öyle oldu. Mobilyada aynı şeyi söylemek değil. Şu anda bizim sektörümüz için diğer birliklerle karşılaştırdığımızda kötünün içinde iyisi durumundayız.
- Sektör nasıl dersler çıkardı?
![](http://www.kentyasam.com.tr/Soylesi/nurettin_tarakcioglu1.jpg)
Düşük kur politikasının ne kadar yanlış olduğunu bir kere daha yaşadık. İstikrarın ne kadar önemli olduğunu gördük. Finansal yapılarımızıgözden geçirdik. Ayağımızıyorganına göre uzatma kültürünüuygulamaya geçirdik. Yatırım fizibilitelerini iyi yapmaya odaklandık. Kur riskini minimumda tutmamız gerektiğini öğrendik. Üretim aşamasında verimliliğin önemini ve arttırmanın yollarını gözden geçirdik.
- 2010 yılı nasıl bir yıl olacak?
Borsayı izliyorum. Borsada bir balon olduğunu düşünüyorum. İMKB ve Newyork Borsası’nda son 2 aydır yapılan çalışmaların tamamen aldatmaca boyutunda olduğunu düşünüyorum. Birileri oynuyormuş gibi düşünüyorum. Dünyada halen belli bir sermaye birikimi var. Bu krizi şirketlerin bu kadar çabuk atlatabileceğini düşünmüyorum. Orada bilânçolar üzerinde bir makyaj yapılmaya çalışıldığını görüyoruz.
2010 yılında tekrar ikinci bir kriz olmasınıistemeyiz ama Türkiye özellikle istihdam açısından büyük darbe alır. İkinci bir krizin altından nasıl kalkar bu önemli bir soru işareti. Hükümet belli indirimler yaptı. Çok da duyarsız kalmadı. Ama masaya yumruğunu da kararlı bir şekilde vuramadı.
- Eklemek istedikleriniz...
Direk döviz girdisi olan ihracat kalemlerimize sahip çıkmamız gerekiyor. İthalata dayalı ihracat da olsun tamam o da istihdam sağlıyor ama tarım,. Tekstil, maden, ağaç orman ürünleri gibi sektörlere daha farklı destekler verilmeli. Gerekiyor ise korumacılık yapılmalı. AB ve ABD bunu istiyor diye teslimiyetçi olmamız lazım. Kendi değerlerimizle biz bu sıkıntıları aşarız. Önce kendi gücümüzü kullanmamız gerekiyor. Doğal kaynak olarak insan gücü olarak bu gücümüz var. Ama bunu üzerine set çekilmemeli. Bu gücü harekete geçirmemiz lazım.
***
Ağaç ve orman ürünleri
Ürün grupları
Orman Tali Ürünleri (Kekik, Defne, Adaçayı, Ihlamur, Tıbbi Bitkiler, Palamut, Palamut Hülasası),
Ağaç, Ahşap Eşya ve Levhalar,
Kağıt, Karton ve Kağıt ve Kartondan Mamuller,
Baskılı Kitaplar, Gazeteler,
Gemiler ve Suda Yüzen Taşıtlar,
Mobilya ve Mobilya Aksamları.
Birlik ihracat rakamları
1/1 - 31/12/2005 : 180.617.680
1/1 - 31/12/2006 : 181.236.519
1/1 - 31/12/2007 : 320.634.293
1/1 - 31/12/2008 : 353.213.664
1/1 - 31/7/2009 : 178.898.251
Birlik ihracat payları
Ege Bölgesi İhracatındaki Payı : Yüzde 4
Türkiye’nin Sektörel İhracatındaki Payı: Yüzde 14
Türkiye’nin Toplam İhracatındaki Payı: Yüzde 0.28
(2008 yılı esas alınmıştır)
Ãœretim ve ihracat
Türkiye, defne yaprağı üretiminde dünya birincisidir. Kekik, defne ihracatında da çok önemli bir konuma sahip olan ülkemizden, 2007 yılında 61 milyon dolar, 2008 yılında 63 milyon dolarlık kekik ve defne ihraç edilmiştir.
Sektörün sorunları ve çözüm önerileri
Sorun: Odun dışı orman ürünlerinin, bilinçsiz kesimi, mevcut sahaların islah edilmemesi ve yeni sahaların oluşturulamaması,
Açıklama: Özellikle defne, kekik, adaçayı ve biberiye’nin üretimleri düşük olup, üretim sahalarının verim gücünü artırma yöntemlerini ortaya koymak, kaliteli ve verimli üretimi teşvik etmek amacıyla yapılan çalışmalara hız verilmelidir.
Çözüm: İhracat potansiyeli olan ürünler olduğu dikkate alınarak, çeşitli nedenlerle azalan üretimi karşılamak üzere, Ağaçlandırma ve Orman Genel Müdürlüğü’nce odun dışı orman ürünleri dikimi yapılmalıdır. Bu yöndeki girişimlerimiz sürmektedir.
Sorun: Mobilya Sektörünün Teşvik Edilmesi
Açıklama: Mobilya sektöründeki ürünlerin büyük çoğunluğu geniş hacimli ve ağır ürünler olduğundan nakliye, firmalar için ihracatta maliyeti artıran en önemli unsurlar arasında yer almaktadır. Sektörde yoğunlukla dünyanın en pahalı taşıma şekli olan karayolu taşımacılığı kullanılmaktadır. Bu da maliyetleri artıran önemli unsurlardan birisidir.
Çözüm: Bu çerçevede, fuar desteği, nakliye desteği adı altındaki devlet yardımlarında sektörün farklı şekilde desteklenmesi sağlanmalıdır.