Başkan esnafın yüzünü güldürdü
Yazar: Orhan Beşikçi
İzmir Büyükşehir Belediyesi, sağlıklı ve güvenli yaşamı güvence altına almak için, düğün salonu, her türlü oyun salonları, kahvehane, gazino ve gece kulübü, pastane, birahane, diskotek, içkili ve içkisiz lokantalar, taverna, bar ve sergi salonları gibi halkın toplu olarak uzun süre kaldığı mahallerin iç yüksekliğinin 3 - 3.50 metreden az olamayacağını İmar Yönetmeliği'nde belirlemiş. Diğer büyük şehirlerin İmar yönetmelikleri nasıl diye baktım, onlar da ölçüyü 3 metrenin altına düşürmemişler.
Alsancak’ta tavanı basık bir petshop'dan kedilerime mama almaya girdim. Kokudan kendimi dışarıya zor attım. Üstelik burada canlı hayvan da satılıyor. Tavan yüksekliği standartların altında olan, havalandırması olmayan işyerlerinde çalışmak, imalat veya alışveriş yapmak ne kadar sağlıklı?
Konak Belediye Meclisi, ruhsat alamayan işyerlerine kolaylık sağlayıp, yıllardır çözülemeyen, artık kangrene dönüşmüş bir sorunu çözüp bina içi yükseklik kıstasını 3 metreden 2.6 metreye indirmiş. 40 santimetrelik düşüş sayesinde esnaf artık rahat nefes alabilecekmiş...
İyi de, o mekânlarda iş üretecek, oturacak veya alışveriş yapabilecek insanlar rahat nefes alabilecek mi? Bu ölçü iş yerine müsait olmayan deprem için son derece rizikolu olan konuttan bozma yumuşak katların artışına, merdiven altı iş yerlerinin çoğalmasına neden olmayacak mı? Konak Belediyesi, "Ben Büyükşehir Belediyesi'nin çıkardığı İmar Yönetmeliği'ni takmam" mı diyor?
Yeni seçilen belediye başkanlarına "aslansın, babaların babasısın, sen bir tanesin" yakıştırmaları yapılıyor. Onlar da bu yağlamanın etkisinde kalıp "vay be neymişim" havasına giriyorlar. İşyerlerinin yüksekliğini 40 santimetre birden düşürmenin sakıncalarını daha sonra hep birlikte göreceğiz...
***
Anafartalar Caddesi'nin eskiden olduğu gibi 9 Eylül törenlerine hazırlanması konusunda konuşacak muhatap bulamıyorum. 9 Eylül atlarının cadde üzerinden geçmesi bir kenara, kentin en eski caddesinden insanlar rahatça yürüyemiyor. İşgaller yüzünden yürünemez hale gelen cadde üzerinde sembolik de olsa 9 Eylül coşkusunu yaşamak istiyoruz.
Sigara yasağından sonra sokaklar yürünemez hale geldi. Sokağımda kendimi resmi geçitte yürüyormuş gibi hissediyorum, üstelik her an bir kaza da olabilir.
Ulaşabildiğim ilgililer bölünmeden dolayı eleman eksikliği çektiklerini söylüyor. Bölünmeden önce de yurttaş istekleri eleman azlığı yüzünden geçiştirilirdi.
Belediyeler ağlama makamları değildir. Ayrıca belediye şikâyet hatlarından sonuç çıkmıyor. Kent için düşünen araştıran, bir yurttaş olarak çok basit isteklerin gerçekleşmemesinden büyük üzüntü duyuyorum.
Çarkçıbaşından çımacısına herkesin yerinde oturduğu bir gemide yapılan kaptan değişikliği boşlukları dolduramıyor... Kulağıma bankamatiklere ayda bir uğrayıp maaşlarını çekenler var sesleri geliyor? Varsa itiraz ediyorum.