Kara kedilere kim 'pist' diyecek?.. 2009-08-03 00:00:00
Yazar: Barış Kudar
Ramazan Ayı artık 'Rama-zam' olarak anılır oldu…
Her ne kadar her yıl Ramazan Ayı öncesinde her kesimden 'uyarı'lar gelmesine karşın…
Herkes "BildiÄŸini okuyor!.."
Bakınız bunda herkesin suçu var…
Nasıl mı?
Medyamızdaki haberlere bakın:
"Bu hafta en ucuz Pazar…"
(Meyve ve sebze bollandığı için halde düşen fiyatlara bakarak hazırlanmış bir haber. Haberi yazan arkadaşımız anlaşılan pazardan değil halden alışveriş yapıyor. Semt pazarına gitse de görse ucuzlayan fiyatları!..)
'Ramazan'da spekülatörlere fırsat verilmemeli…'
(Peki Ramazan Ayı dışında kalan 11 aydaki spekülatörlere ne yapmalı?)
İşin şaka tarafı bir yana… Şu fiyatlardaki artışlara sorumlu, görevli, yetkili her kesimden 'doğru bakan' insanlarımızın el atması o denli zor bir iş değil…
Küçük bir denetim mekanizması fiyatlardaki aşırı artışları engelleyebilir…
Üretici ile tüketici arasındaki fahiş fiyat farkı önlenebilir.
Ancak kümesteki kazları yolmayı başarabilen maliyemiz maalesef bazı konularda dolaylı vergilerden imanı gevremiş tüketicilerimizi bir ölçüde koruyamıyor… Tarladan 10 kuruşa alınan domatesin pazarda nasıl 1 liradan (100 Kuruş) satıldığını kendi kendine sorabilen bir kişi çıkabiliyor mu?
Hayır?..
Çünkü bunu soran etkili, yetkili, sorumlu, sorumsuz her kamu görevlisi harekete geçmek zorunda kalacaktır. Eeee bu sıcaklarda başına iş mi alsın?,,,
Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Genel Başkanı Şemsi Bayraktar, düzenlediği basın toplantısında ne diyor?:
'Ramazan'da spekülatörlere fırsat verilmemeli…'
Çok yerinde bir uyarı… Peki bu fırsatı kim vermeyecek?..
Bayraktar açıklamalarında çarpıcı gerçekleri de ortaya koyuyor. Üreticiden çıkan ürün fiyatı ile tüketiciye ulaşan ürün fiyatındaki farkı sıralıyor. Şöyle ki:
"Aradaki fiyat farkı yaş sebze ve meyvede yüzde 339, kurutulmuş ürünlerde yüzde 260, baklagillerde yüzde 325, pirinçte yüzde 257'lere ve hayvansal ürünlerde yüzde 231'lere kadar çıkmaktadır. Üretici ve tüketici fiyat farkının en fazla olduğu ilk beş ürün; yüzde 339,3 ile sivri biber, yüzde 335,8 ile salatalık, yüzde 335 ile domates, yüzde 324,8 ile nohut, yüzde 318,6 ile elmadır."
Peki bize neden "ürün bol, onun için fazla fiyat artışı olmayacak" deniyor?..
Üretici 10 kuruşa ürün satarken ben niye 1 TL'den yiyorum… Üretici kazanmıyor, ben kazıklanıyorum…
Velhasıl yine de sormaktan kendimi alamıyorum:
Üretici ile tüketici arasına giren kediye kim "pist" diyecek?..