Sol gösterip saÄŸ vuran muhtıralardan sadece biridir 28 Åžubat. Ä°mam Hatip orta kısımlarının kapatılıp 8 yıllık kesintisiz eÄŸitime geçiÅŸi anımsatır. EÄŸer isim verilecekse “Kemal Gürüz darbesi” demek daha uygundur. Bugünkü deyimle “asimetrik savaÅŸ taktiÄŸiyle” yapıldı.

Postmodern darbe olduÄŸunu ben 2004’de, “Milli EÄŸitimde Emperyalist KuÅŸatma” kitabımı yazarken anladım. Siz onu Hüseyin KıvrıkoÄŸlu yazıp gönderdi zannedersiniz, oysa Dünya Bankası’nın dayattığı GATS sözleÅŸmesinin bir parçasıdır o.

GATS, Çevik Bir’i partisinin dokunulmazlık ÅŸemsiyesine alan Tansu Çiller’in imzaladığı ve kamuoyuyla hiç paylaÅŸmadığı bir sözleÅŸmedir. Halkımız bu sözleÅŸmeyi bilmediÄŸi için o muhtırayı sol bir ÅŸey zannediyor. Oysa o sözleÅŸme, din okulları dahil, bütün eÄŸitim hizmetlerinin sektöre devredilmesi sözleÅŸmesidir... Diyanet Ä°ÅŸleri BaÅŸkanlığı’nın kapatılması dahil!

Sosyal devletin halka ücretsiz verdiÄŸi hizmetleri, din hizmeti de olsa, alıp piyasaya/sektöre devretmek gerici darbedir, karşı devrim hareketidir! Çünkü, piyasa demek, bu iÅŸlerden birilerini para kazandırmak, elit azınlık bir sınıf tesis etmek demektir, ki bu da egemenliÄŸi halktan alıp elite devretmektir. Çiçeron’un dediÄŸi gibi, “Ben bu iÅŸten kim kazandı ona bakarım”; eÄŸer “28 Åžubat’tan kim kazandı?” diye bakarsak yine aynı yere varılır.

İçinde olanlar bilirler ki, Ä°mam Hatipler’de bir rant döner ve bütün tarikatların bu rantı sahiplenme kavgası vardır. Tarikatların camileri sahiplenme kavgası bile vardır, bilinir. Hatta, son günlerde tarikatları toplumun doÄŸal bir kurumu gibi göstermek, hatta bir tanesini kendi tarikatı olarak ilan etmek suretiyle diÄŸerlerine gözdağı vermek bile, bu planın parçasıdır.

Ucu dışarıda olan-olmayan bütün tarikatların kendi özel din okullarını açabilmesi Dünya Bankası’nın ve Dünya Ticaret Örgütü’nün programıdır. Amerikalı Yahudi H.Gardner’e sipariÅŸle yazdırılan “9.Dinsel Zekâ” makalesi de bu planın parçasıdır. (Burdur Mehmet Akif.Ersoy Ãœniversitesi EÄŸitim Faültesi Sempozyum konuÄŸu, Mayıs 2009)

28 Åžubat, Dünya Bankası’na baÄŸlı çalışan SPAN adlı eÄŸitim danışmanlık ÅŸirketinin YÖK içerisinde ipleri ele aldığı Kemal Gürüz döneminin karşı devrim hareketidir. Bunu, Hüseyin KıvrıkoÄŸlu’nun üstüne yıkmak, bir taÅŸla birkaç kuÅŸ vurma hesabıdır.

SPAN Åžirketinin 1995-2005 arasında, on yıl boyunca YÖK Dünya Bankası Dairesi odasında ne iÅŸler yaptığını bilmeden 28 Åžubat’ı anlamak zordur. Bütün bir paket programın parçasıdır o. Ä°mam Hatiplere dikkat çekildi, öğrencileri sokaklara döktürüldü, kontrollü kaos uygulandı, Ordu düşmanlığı tırmandırıldı, saÄŸ oylar yükseltildi, kimi siyasilere acındırıldı... Bu sayede, pek çok piyasa hamuru mayalandı.

28 Åžubat 2008, Çevik Bir’in Genelkurmay’da ikinci baÅŸkan olduÄŸu bir zamandı.

http://www.timeturk.com/1-numara,-2-numarayi-nasil-mat-etti--79088-haberi.html

Bu sitede Avni Özgürel’in “AÅŸağı tükürsen bıyık, yukarı tükürsen sakal” baÅŸlıklı yorumunda, 28 Åžubat günlerinde Genelkurmay’da yaÅŸanan olaylara dikkati çekiyor ve Ä°srail’den ödüllü Çevik Bir’e dikkat çekiyor. KıvrıkoÄŸlu’nun durumu fark edince Çevik Bir’in önünü tıkadığından söz ediyor. Ä°ÅŸte o günlerden KıvrıkoÄŸlu’dan benim hafızamda kalan bir cümle: “Biz böyle bir muhtıra vermedik, öyle anlaşılacak ne demiÅŸ olabiliriz?”...

Sayın Avni Özgürel’in 28 Åžubat için saptamalarına destek veriyorum ve diyorum ki:

“Kuvvvetle kanaatim ÅŸudur; 28 Åžubat Amerikancı saÄŸ bir harekettir, Dünya Bankası’nın sosyal devletimizi bitirme planının parçasıdır, karşı devrim hareketidir, Hüseyin KıvrıkoÄŸlu’nun dışında düzenlenmiÅŸtir ve onun üzerine yıkılmıştır.”

Sol gösterip saÄŸ vuran hareketlerden basit bir örnek: “TCK’nın 142. maddesini kaldıracağız” diyerek 163. maddesi kaldırıldı, sonuçları ortadadır.

Yakında tekrar gündeme gelecek olan “Alevi açılımı” da aynı basit oyundur, sol gösterip saÄŸ vuracaklar. Aklınıza gelen gelmeyen bütün tarikatlar ve yeni türetilecek olanlar, hepsine özgürlük diye okul açma “kendi din eÄŸitimini verme hakkı” diye çıkacaklar karşımıza... Ya sonra? Kendi okullarının güvenliÄŸini kendi tarikatlarının elemanlarıyla koruyacaklar tabii...Afrika’daki gibi kabile savaÅŸlarına bir adım kalır! “Türk’ü Türk’e, Müslüman’ı Müslüman’a kırdırmak” deyin isterseniz; Ä°stanbul’da biri diÄŸerinin camisine gitmiyor bile...

EÄŸitim boyutuna dönelim. 2006’da “Model Okullar /Çoklu Müfredat sistemine geçeceÄŸiz” diyen Talim Terbiye Kurulu BaÅŸkanı Ä°rfan ErdoÄŸan’dan sonra bugün bunun uygulamaya geçildiÄŸini öğreniyoruz. Milli EÄŸitim Bakanlığı Orta Öğretim Genel Müdürü Emin Gürkan, 10 Nisan 2009, Ankara, “Anadolu Güzel Sanatlar ve Spor Liselerinde EÄŸitim ve Kurumsal Yapılanma Sorunları” panelinde dedi ki:

“Esasen birden çok program çeÅŸidini bir arada toplayan ortaöğretim kurumları düşünüyoruz ve bunun pilot uygulamasını Bursa’nın Ä°negöl ilçesinde baÅŸlattık.”

Bu okulları da yerel yönetimlere devredecekler, biliyorsunuz, 2006’da Kent Konseyleri yönetmeliÄŸi bunun için çıkartıldı.

Ey okurum, bütün bunlar, parça işler değildir, büyük emperyalist plânın parçalarıdır ve Türk ordusu ciddi olarak sıkıştırılmaktadır.

Akıl sağlığınızı korumanız dileğiyle...