Ezber bozanlar
Yazar: Ümit Yaldız
Başbakan Erdoğan'ın, Davos'ta İsrail Cumhurbaşkanı'na karşı çıkışı, yurtta, KKTC'de ve de Gazze'de büyük bir sevgi gösterisine yol açtı. Başbakan her ne kadar İsrail Cumhurbaşkanı'na söylediklerinin tamamını bir hafta içinde Türkiye'deki toplantılarda söylediyse de Perez'in yüzüne karşı Kasımpaşalı tavrını ortaya koyması taraflı tarafsız herkesçe alkışlandı.
Her ne kadar böyle bir toplantıyı talep edenin Erdoğan olduğu düşünülse ve de bu tavır önceden planlanmış bir iç siyaset malzemesi gibi dursa da Türk liderlerinin Atatürk'ten sonraki sessizliğini bozduğu için alkışa değer bulundu.
Evet. Başbakan Erdoğan, uluslar arası bir konuyu, toplumun hassasiyetleri üzerinden düzenlediği kampanyalarla destekleyip, dünyanın seyirci kaldığı bebek katliamına karşı dik duruşuyla yurdun her yanında takdir gördü.
Bu alkış 1999'da APO'nun paketlenmesi gibi seçim öncesi AKP hanesine ciddi oranda oy yazacaktır.
Yani AKP, yüzde 47'lik 22 Temmuz oranını geçerse kimse şaşırmamalı.
Ve de muhalefetin, "Askerimizin başına çuval geçirilirken neredeydiniz" türünden söylemleri iş yapmayacaktır.
Ana ve yavru muhalefetin liderleri yerinde sayarken Erdoğan'ın birazda Osmanlı halifesi rolüyle Müslüman katliamına gösterdiği sert tepki İzmir'de de çok ciddi oranda oyu AKP hanesine yazdıracaktır. Çünkü Kasımpaşalı, toplumun hassasiyetlerini iyi okuyor, sokağın dilini iyi konuşuyor ve de neyin oy getireceğini çok iyi analiz edip, hiç tereddüt etmeden kullanabiliyor.
***
Peki rakipleri ne yapıyor?
İzmir bazında konuyu ele alırsak örneğin CHP bu süreçte ne yapıyor?
Başbakan Türkiye için uluslararası ezberi bozarken, CHP son üç günde ilçelere yönelik üç faklı liste açıklayarak, benim gibi siyaset izleyicilerinin ve de örgütünün ezberini bozdu.
Sanıyorum CHP'nin 73 yaşındaki lideri, artık bazı özelliklerini kullanmaktan aciz durumda.
Açıklanan ya da kamuoyuna sızan üç farklı liste kentte deprem etkisi yarattı.
İlk liste apoletli CHP'lilerin mezhepsel, mesleksel ve de ekipsel paylaşım planıydı.
Bayraklı, Bornova, Konak, Karabağlar, Gaziemir, Çiğli adayları açısından bu böyleydi.
İkinci liste Başkan Aziz Kocaoğlu'nun Ankara'da yaptığı temaslar, ilçelerden yükselen tepkilerle şekillenmişti.
Bornova, Bayraklı, Buca ve Konak adayları değişmişti.
Üçüncü liste ise İl Başkanı Kemal Karataş'ın Baykal'ın karşısına dikilip, yaptığı başkaldırı neticesinde çıkıyordu. İkinci liste ile üçüncü liste arasında 24 saat bile yoktu.
Peki dördüncü bir liste çıkar mı?
Söz konusu Baykal tarafından idare edilmeye çalışılan CHP ise her şey mümkündür. Kocaoğlu'nun Karataş-Önder Sav birlikteliği ile yapılan listede kendini ifade etmesi mümkün değil.
Alevi dernekleri "ilçelerde CHP'ye oy yok" kampanyasını başlatmış durumda.
Bayraklı'da hemşehrileri Kerim Özer'i destekleyen Erzurumlular, AKP adayı Taha Aksoy'un lehine açıklama yapmaya hazırlanıyor. Çünkü İzmir'deki 400 binin üzerindeki Erzurumlunun en yoğun olduğu bölge Bayraklı. Erzurumlular da Kerim Özer'i sonuna kadar destekledi. AKP'nin Erzurumlu Büyükşehir adayı göstermesine karşın CHP'nin ilçelerde bile kendilerini görmemesine haklı bir tepki onlarınki. Yine Bayraklı'da 15 mahalle muhtarı önceki gece CHP genel merkezine hareket etmiş durumda. Onlar da Ciritoğlu'nu istiyor.
Buca, Gaziemir, Karabağlar, Çiğli ve Bornova'da da isyan belirtileri hâkim...
Kimi aday yaparsanız yapın... Mutlaka isyan çıkacaktır.
Ama son liste Aziz Kocaoğlu'na açık bir mesaj...
Ya bu deveyi güdersin, ya da çekip gidersin...
Peki İzmir'in başkanı ne yapacak?
Rest çekip, pılını pırtısını toplayıp, "Ne haliniz varsa görün" mü diyecek? Yoksa burnunun dibinde Kemal Karataş'ı kabul edip, kolunu kaldırıp, "Aslında Kemal özünde iyi insandır. Bakmayın siz bana AKP'den fazla muhalefet yaptığına" mı diyecek ?
Ben de merakla bekliyorum...