'İzmir geriliyor' sloganı ne kadar gerçek?
Yazar: Ercan Sever
Son yıllar ve aylarda ne sık duyar olduk; “ İzmir ekonomik açıdan geriliyor, hızla öğrenci, emekli kenti oluyor ” ve benzeri sloganlaşan ifadeleri. İzmir gerçekten iddia edildiği gibi geri mi gidiyor? Eğer amaç İzmir'in ekonomik performansını değerlemek ise soru yanlış. İzmir'in ekonomik açıdan geri gitmediğini rakamlar söylüyor. Sorun performans düşüklüğü ise (ki kesinlikle öyle) soru gibi hüküm de yanlış. Bilgi kaygısı taşımadan yapılan bu keskin çıkarım moral bozucu. Bazılarının diline pelesenk ederek kullandığı bu ifadeyi yerel seçim öncesi sık duyacağız gibi geliyor.
Öncelikle sloganın insafsızlığını sorgulamak için birkaç veriyi paylaşmakta yarar var. İzmir son çeyrek yüzyıldaki performans düşüklüğüne ve yerel markalarını tek tek kaybetmesine rağmen hala Türkiye'nini ikinci büyük ekonomisi. EBSO 'ya (Ege Bölgesi Sanayi Odası) kayıtlı 60'ın üzerinde meslek komitesi var. Yani 60'ın üzerinde sektörde en az 30 üretici var demek bu. Bilindiği üzere meslek komitelerinde üye sayısının 30'un altına düşmesi halinde ilgili komitesi tasfiye edilerek en yakın komiteye ilave ediliyor.
Foça-Aliağa hattında 40'ın üzerinde demir-çelik işletmesi var. Aliağa'da petro-kimya tesisleri malum. Türkiye'deki 12 kağıt fabrikasından 6'sı kentimizde faaliyet gösteriyor. İzmir'in dört bir yanında bacası tüten 6000 üretim tesisi var. Bakın bu rakamlar bile İzmir'in ekonomideki gücünü gösteriyor. Bir de İzmir'in bilinmeyen bazı üstünlüklerini ifade edelim. Türkiye süt üretiminin yüzde 10'u İzmir'de gerçekleşiyor. Üstelik yapılan üretimin kalitesi bu konuda zirve kabul edilen Hollanda'yı yakalamış durumda.
Hayvancılıkta ciddi yatırımlar var. Birkaç yıl içinde İzmir'in tarım-hayvancılığın merkezi olması sürpriz sayılmamalı. Tarımda etkinliğimiz sürüyor. Ekonomik değeri güçlü 10 tarım ürünü saysanız en az 7'sinde İzmir ilk sırlarda yer alır. Türkiye'de üretilen hıyarın sadece yüzde 40'ı Menderes ve çevresinde üretiliyor. Kesme çiçek ihracatında İzmir ilk sırada. Bunlar İzmir ekonomisinin çok da bilinmeyen başarıları.
Bugüne kadar hep potansiyeli kullanamıyoruz dediğimiz turizmde güzel gelişmeler oluyor. Kruvaziyer turizmde yıl sonu hedefi 400 bin turist ve gerçekleşmesi kuvvetle muhtemel. Özellikle şehir otelciliğinde yatak sayısı son aylarda hızla arttı. Üniversiteleri, özel eğitim kurumları ve yoğunlaşan sağlık yatırımları bir diğer güçlü noktamız. Özel sektörün ciddi enerji yatırımları var.
Bugün Anadolu kaplanı olarak anılan ve İzmir ile sık kıyaslanan kentlerin organize sanayi bölge sayısı en güçlüsünde bile bir elin parmağını geçmez. İzmir'de 20'ye yakın organize sanayi bölgesi mevcut. İki serbest bölge, ihracatta en büyük olma özelliğini koruyan liman ve her şeyin ötesinde Türkiye ortalamasının üzerindeki eğitimli, nitelikli iş gücü...
Bütün bunları İzmirli'nin mazoşizme varan kendine vurma alışkanlığını terk etmesi için hatırlattım.