"Sakın acil servise gelmeyin"
Yazar: Dr. Ülkümen Rodoplu
İstanbul İl Sağlık Müdürü, geçtiğimiz günlerde, uzman doktor ve hemşire sıkıntısının bulunduğunu söyleyerek, "Zorunlu olmadıkça acile gelmeyin" çağrısında bulundu.
"Biz kapasitemizin çok üzerinde hatta 3- 4 misli fazla çalışıyoruz. Bu yüzden acile gelen hastalara sesleniyorum. 'Eğer durumunuz gerçekten acil değilse lütfen ertesi sabahı bekleyin ve sıra alıp hastaneye gelin" dedi. Acil servislere günlük bin - bin 500 kişinin müracaat ettiğini de kaydeden Bakan, "Hastalarımızdan biraz daha düşünceli olmalarını bekliyoruz. Hastanelerin acil servislerini boşuna işgal etmesinler" ifadelerini kullandı. Acil servise gelen hastaların sadece yüzde 30'unun acil vaka olduğuna dikkat çeken Bakar, "Diğerleri gündüz sıraya girmeden muayene olmak için ya da işlemleri daha hızlı olsun diye gece geç saatlerde acile gelip muayene olmak istiyor" diye konuştu.
Aynı saatlerde de Sağlık Bakanı Recep Akdağ, Türkiye'nin tüm sağlık kuruluşlarının, devlet, üniversite ve özel hastanelerin, acil hastaya para almadan sağlık hizmeti vereceğini söyledi. Türkiye'nin geçmiş hükümetler döneminde sağlıkta yanlış politikalar nedeniyle onlarca yılını kaybettiğini ifade eden Akdağ, ''İnsanı yaşat ki devlet de yaşasın. AKP, vatandaşa hizmet anlayışıyla sağlık, eğitim, ulaşım gibi çok sayıda alanda ülkenin çağ atlamasını sağladı'' dedi. 112 Acil Servis'in geçmiş yıllarda yetersiz kaldığını ve durumu acil olan vatandaşa eziyet çektirdiğini belirten Akdağ, şöyle devam etti:
''Çok değil 6 yıl kadar önce 112 Acil Servisi arayan, çocuğu, babası, annesi ve yakını hasta olan vatandaşlardan mazot parası adı altında para istendiği olurdu. Türkiye'nin tüm sağlık kuruluşları, devlet, üniversite ve özel hastaneler, acil hastaya, para almadan sağlık hizmeti verecek. Buna aykırı davranan hastaneye gereken yasal uygulama yapılacak."
Yukarıdaki haberlerde farklı iki yaklaşım görülmektedir. Sağlık Müdürü hastaların gerekmedikçe Acil Servislere gelmemesini söylemektedir. Sağlık Bakanı ise hastaların hiçbir ücret ödemeden Acil Servis'lerde muayene olabileceğini ifade etmektedir. Oysa, geçtiğimiz günlerde yürürlüğe giren Sağlık Uygulamaları Tebliği (SUT) hastaların katkı payı ödemekten kurtulabilmeleri için Acil Servislere yöneleceğini ortaya çıkarmıştır. Geçen iki hafta içerisinde de bunun sonuçları görülmektedir.
Sağlık Bakanı'nın bahsettiği ücretsiz acil olguların neler olduğunun mutlaka tanımlanması gerekliliğidir. "Ben acil hastayım" diyen her hasta böylece acil servislere başvuracak ve bu da hizmet kalitesinde ciddi aksamalara yol açacaktır. Hastaların acil olup olmadığına kim karar verecektir? Hasta acil olduğunu söyleyerek gelecek ve muayene eden doktor tarafından aslında acil olmadiği saptanırsa bu yine hekim ve hastayı karşı karşıya getirmeyecek mi ?
Hangi hastanın acil ve hangisinin de acil olmadığına sadece onu muayene eden hekim karar verebilir. Bunun için de hastanın zaten yakınması ne olursa olsun acil servise başvurması gerekir. Devletin üzerine düşen görev de acil servislerin yeterli, tam donanımlı ve sağlıklı işleyebilmesi için gerekli olan tedbirleri almasıdır. Evet, acil olan her olguya bakılacaktır. Ancak, bunun faturasının da halka, hekime ve hastanelere çıkarılmaması gerekir.
Sistem değişikliği yapılırken sağlık hizmetlerinin aktörleri olan hekimler ve hemşireler ile mutlaka görüşülmelidir. Daha iyi bir sağlık hizmetini hak eden hastalarımızı, hekimlerle karşı karşıya getirerek sorunlardan uzaklaşılamayacağı ortadadır.