Merhaba... 2008-08-26 00:00:00
Yazar: Konuk Yazar
Özgür Erbulan
Teknoloji günümüz insanı için artık hava gibi su gibi vazgeçilmez bir ihtiyaç haline geldi. Teknolojiye uyum sağlayamamak yaşam parkurunda geriye itiyor artık bizleri. Bilgiye hızlı ancak doğru olarak erişebilmekte yaşam koşusundaki refleksimizi belirliyor. Bu yüzden internet teknolojinin atar damarı olarak anılıyor. Ancak internet dendiğinde ülkemizde anlaşılan her nedense Google'dan başka bir şey olmuyor.
Herhangi bir konuda bir fikir edinmek istiyorsak, çocuklarımızın ödevlerini araştırıyorsak, bir takımın yıldızı hakkında bilgi almak, bir yazarın kitapları hakkında fikir edinmek istiyorsak hemen ilk işimiz "yaz Google'a, bas enter'a" felsefesinden pek de ileri gidemiyoruz internette.
Bu herhalde hazırcılığa alıştırılmış üretemeyen toplumların kronikleşmiş hastalıklarından birini yansıtıyor olsa gerek. Oysa internet üzerinde yayınlanan her bilgi kesin olarak doğru değildir. İnternet sizin bizim gibi insanların hazırladıkları ve herhangi bir denetime tabi tutulmayan bilgi yumağı halindedir günümüzde. Bir konu hakkında bir site "ak" derken bir başka forum elbette "kara" diyebilmekte.
Peki, hangisine inanacağız? Bunun belirli bir kıstasından bahsetmek mümkün olmasa da resmi web sitelerine öncelikli olarak güvenmek; forumlarda yazılı olan bilgileri güvensiz addetmek bir nebze olsun edindiğimiz bilgilerin doğru olmasını sağlayabilir. Ufak çaplı bir internet forumu açmanın 40 YTL gibi bir rakama mal olacağını, kişisel web sitesi hazırlamanın da aşağı yukarı bu civarlarda olduğunu da varsayarsak ve hatta ücretsiz bloglarında bu bilgi yumağını karıştırmakta olduğunu da eklersek, internette bulunan bilgiyi mutlaka süzgeçten geçirmek gerektiği sonucuna ulaşırız. Trajikomik ufak bir anekdotla ilkyazımı noktalamak istiyorum.
Beraber çalıştığım arkadaşlarımdan biri çocuğunun ilkokul ödevi için internetten araştırma yapması gerektiğini söylemiş; ben de çok yoğun olduğumdan başımdan savmak için "Git ara, Google'da çıkanları sonuçları aç, kopyala, yapıştır, ver gitsin" dedim. Arkadaşım saatler süren arama taramadan sonra bir forumda aradığını doğal ve yapay maddeler konusunu bularak gitti. Üç gün sonra Google'a demediğini bırakmazken gördüğümde ne olduğunu sordum kendisine. Meğer ödevi kopyaladığı foruma, ödevi yazan kişi; yazının orta bölümlerine ağza alınmayacak küfürler eklemiş. Yazının tamamını okumadan, kopyalayıp yazıcıdan çıkararak öğretmene ödev diye bu yazı verilince; elbette koca bir 0 ile disiplin soruşturması kâğıdı almış bizimkinin küçük oğlu...