Açılışına günler kala İzmir Fuarı...
Yazar: Konuk Yazar
Sancar Maruflu
Sadece Ege'nin ve İzmir'in değil, tüm Türkiye'nin en önemli organizasyonu; İzmir Enternasyonal Fuarı, evrensel kimliğiyle bu yıl 77. kez düzenleniyor. 22 Ağustos'ta açılacak olan vazgeçilmez Cumhuriyet değerimiz fuarımızda bu yıl, "Küresel Isınma ve İklim Değişikliği" teması işlenecek.
Fuarda küresel ısınma ve iklim değişikliğiyle mücadele eden, su ve enerji tasarrufu, yeşil enerji ve yeşil sanayi ürünlerini esas alarak üretim yapan firma ve kuruluşlar ile sivil toplum örgütleri spesifik etkinlikler düzenliyorlar. Panel, toplantı ve forumlarda küresel ısınmayla mücadele yöntemleri araştırılacak ve işlenecek.
22 Ağustos'tan 31 Ağustos gecesine kadar tam 10 gün ekonomik, sosyal ve nostaljik anlamda 12 ana başlıktan oluşan olağanüstü ve rengarenk etkinlikler yaşanacak. İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, İZFAŞ Genel Müdürü Doğan İşleyen ve İZFAŞ çalışanları ayrıcalıklı ve renkli bir fuar için yılbaşından beri çalışmalarını aralıksız sürdürüyorlar.
Dünya'da ve Avrupa'da en az 100 yıllık geçmişe sahip fuar ve sergicilik kavramı, Türkiye'de ilk kez 1923 İzmir İktisat Kongresi sırasında açılan "Yerli Malları Sergisi"yle kendisini göstermiştir. Gazi Mustafa Kemal Paşa'nın yeni Cumhuriyet Türkiye'sini kurarken başlattığı bu çağdaş atılım sayesinde günümüzün Türk fuarcılığı doğmuş ve gelişmiştir.
İzmir Enternasyonal Fuarı, dünya genelinde en eski fuarlardan biridir. Merkezi Paris'te bulunan UFI'nin 67 yıllık üyesidir. UFI'ye kabul edilen ilk ve tek Türkiye fuarıdır. Son yıllarda sergicilik ve fuarcılık, Türkiye'de de olağanüstü gelişmeler göstermiştir.
Ulusumuzun kalkınma sembolü olan İzmir Fuarı, Cumhuriyet'in ilk yıllarında henüz emeklemekte olan yerli imalatçı ve tüccarlarımıza çalışma ve moral azmi kazandırmıştır. Türk Ulusu ve İzmir'liler İzmir Fuarı'yla övünmelidir.
Özellikle Dr. Behçet Uz, tam 76 yıl önce; 1932'de şimdiki fuarın kurulduğu ve istilacı düşmanın yakıp yıkarak harabeye çevirdiği, "yangın alanı" denilen şimdiki Kültürpark alanını; "Bu enkazı siz 40 yılda ancak kaldırabilirsiniz" diyenleri utandırırcasına 23 ay gibi kısa bir sürede tertemiz yaptırmayı başarmıştır. Dr. Behçet Uz'a, Kültürpark alanındaki enkazın temizlenmesinde; Yol Müteahhidi Bayburtlu Niyazi (Ersoy) ile İtfaiye Kumandanı Konyalı Uzun İbrahim (Günay) yardım etmişlerdir.
Tonlarca enkazı gece gündüz taşıyan arabaların atlarından 68 tanesi ölünce Dr. Behçet Uz, Kültürpark'ın yapımında öen alar İçin bir anıt dahi yaptırmıştır. Şu anda Hayvanat Bahçesi'nde bulunan bu anıt çeşmenin gerçek yeri Basmane Dokuz Eylül Kapısı girişinde, şimdiki Behçet Uz Heykeli'nin bulunduğu yerin yanındaydı. Birileri 1963 yılında oradan kaldırmış Hayvanat Bahçesi'ne götürüp koydurmuş! Şimdi de bu önemli anıtın hiç ilgisi olmayan Sasalı'da ki Doğal Yaşam Parkı'na götürülmesinin endişesi içindeyim. İnşallah böyle bir yanlışlık yapılmaz. Bu anıt çeşme Kültürpark'ın yapımında ölen atların anısına yapılmıştır. Kültürpark'ta korunmalıdır.
İlk kez 1923 İzmir İktisat Kongresi'nin beraberinde ihracatçı Şerif Remzi (Reyend) Bey'in İzmir'in Konak semtindeki incir-üzüm işletmesinde Yerli Mallar Sergisi adıyla açılan, sonra 1927 yılına kadar Mithatpaşa Sanatlar Mektebi'nde devam eden, 1929'dan itibaren altı kez de Pasaport'taki Gazi Heykeli'nin arkasında; şimdiki Büyük Efes Oteli'nin bulunduğu alanda İzmir Dokuz Eylül Panayırı adıyla açılan İzmir Beynelmilel Fuarı, gerçek kimliğini 76 yıl önce Dr. Behçet Uz ve arkadaşlarının İzmir'e kazandırdıkları Kültürpark içindeki düzenlenmesiyle bulmuştur. 20 Ağustos 1936'da görkemli bir törenle açılan ilk Kültürpark'ın ve İzmir Beynelmilel Fuarı'nın Açılış Töreni'ne Başvekil İsmet İnönü, Mareşal Fevzi Çakmak ile birlikte Kabine ve Parlamento üyeleri katılmıştı.
Churchill'in İngiltere'si, Hitler'in Almanya'sı ile Stalin'in Sovyet Rusya'sı ise Kültürpark'da ki bu fuarın ilk katılımcı yabancı ülkeleriydi. Milli Panayır'dan Beynelmilel (Enternasyonal) Fuar'a geçilen harekette; Belediye Reisi Dr. Behçet Salih Uz Bey'in, Vali Kazım Dirik Paşa'nın, Mıntıka Ticaret Reisi Cemal Ziya Bey'in, Ticaret Bakanlığı Komiseri Suat Şakir Bey'in, sonradan İzmir Belediye Reisi olan Belediye Daimi Encümen Azası Reşat Leblebicioğlu'nun, Kültürpark'ın fikir babası Belediye Reis Vekili Suad Yurtkoru'nun, Türk Ofis Raportörü Rahmi Zallak'ın, Orman Baş Mühendisi Ali Cevat Ziya Bey'in, Belediye Başmühendisi Cahit Çeçen'in ve Belediye Baştabibi Dr. Ali Büket İle Gazeteci - Yazar Adnan Bilget'in (Eski Milletvekili Tunç Bilget'in babası) üstün hizmetlerini hiç unutulmamalıdır. Onları daima rahmet ve sevgiyle anmalıyız.
İzmir Fuarı'nın 20. yüzyıldan iz bırakmış bir Türk gurur abidesi olmasını sağlayanlar; Milli Mücadele sonrasında; savaştan yeni çıkmış yorgun Türkiye'mizin kalkındığını ve geliştiğini dosta, düşmana enternasyonal bir pencereden göstermişlerdir. 2008 yılı 77. İzmir Enternasyonal Fuarı açılış töreni heyecanı bu yıl da Lozan Meydanı'nda yaşanılacaktır. İzmir Fuarı'nın açılış törenleri, her zaman fuarın Dokuz Eylül Kapısı önünde ya da Lozan Kapısı önünde yapılmalıdır. Halk, açılış heyecanını yaşamalıdır.
Benim her zaman desteklediğim görüş ise; Dr. Behçet Uz'un da vasiyeti olan, "Artık, Kültürpark ile fuarın birbirinden ayrılması" görüşüdür. Kültürpark; kültür ve sanat tesisleriyle, doğal zenginlikleriyle, göl ve havuzlarıyla, lunaparkları ve botanik bahçeleriyle, spor tesisleri, müzeleri ve kütüphaneleriyle yeniden tanzim edilmelidir. Halkımızın çay bahçelerinde, nargile köşelerinde ve müstesna yeme-içme köşelerinde dinlenebilecekleri gerçek bir Kültürpark ülanı varlığını korumalıdır.
Geleceğin çağdaş İzmir Fuarı ise; yepyeni bir alanda EXPO 2020 anlayışıyla yeniden oluşturulmalıdır. Bizim gibi; 1950'li, 1960'lı, 1970'li, 1980'li ve 1990'lı yılların fuarlarını Kültürpark'ta yaşayanların, Safiye Ayla'ı, Zeki Müren'i, Müzeyyen Senar'ı, Ferdi Özbeğen'i, Nüket Duru'yu, Hamiyet Yüceses'i, Emel Sayın'ı, Ayla Dikmen'i, Neşe Can'ı, Tanju Okan'ı, Gönül Yazar'ı, Yıldız-Ahmet Gazi Ayhan'ı, İsmail Dümbüllü'yü, Muammmer Karaca'yı, Muzaffer Hepgüler'i, Nejat Uygur'u, Ulvi Uraz'ı, Avni Dilligil'i, Aziz Basmacı'yı, Suna Pekuysal'ı, İstanbul Şehir Tiyatroları'nı, Lüküs Hayat Opereti'ni, buz revülerini, enternasyonal sirkleri, akrobasi sanatçılarını, Pala Halit lakaplı Halit Karabilgin'in Palmiyeler Gazinosu akşamlarını, Necdet Yazar'ın Göl Gazinosu gecelerini, Saffet Kuyaş'ın Mogambo'daki, Ali Ulutanır'ın Kübana'daki doyumsuz Haşmet Uslu'lu fuar gecelerini, Cemal ve Atalay Noyaner'in Akasyalar Bahçesi'ndeki akşam sefalarını, Özdemir Hazar'ın İzmir sohbetlerini unutmaları mümkün değildir.
Ahh, nerede o eski fuarlar... O fuarlarda bülbüller öterdi...
Kapılarını evrensel dünyaya 77. kez açacak olan İzmir Enternasyonal Fuarı'mız için yapılan hazırlıkların başarılı geçmesini diliyorum. Halkla bütünleşecek nostaljisi bol bir fuar diliyorum.