Su gibi Aziz ol!
Yazar: Münir Koçarslan
"Suyunu çıkardık" dersek yalan olmaz su tartışmasının... Aslında her şey çok basit. Boş lafla kafa karıştırmaya gerek yok.
İşin özü şudur:
Havalar kurak gitti. Yağmur yağmadı. Barajlar kurudu. Belediye çaresizlikten yeraltı kaynaklarının daha derinine inerek su çekti. Arsenik çıktı ve şebekeye verdi.
Üstüne üstlük, Aziz Kocaoğlu "suyumuz temiz" dedi.
Olmadı... Sayın Başkan, maalesef olmadı.
Taraflı tarafsız, herkesin üzerinde birleştiği gibi, İzmirliler arsenikli suyu Melih Gökçek'ten duymamalıydı.
İzmir'in "dürüst, doğru, sözüne güvenilir" başkanı böyle yapmamalıydı.
Yüksek kabul edilen arsenik değerlerini öğrenir öğrenmez, çıkıp açık açık halka anlatmalıydı.
Daha fazla tasarrufsa tasarruf, kesintiyse kesinti...
Kaldı ki bu mesele sadece İzmir'in değil, Türkiye'nin derdi...
Örtmeye, saklamaya gerek yok.
Artık devir değişti. Hiç bir şey gizli kapaklı kalmaz, kalmadı da zaten.
***
Ve küçük bir teknik bilgi...
Dünyanın gelişmiş ülkeleri, 1993 yılından itibaren "normal" kabul edilen sudaki arsenik miktarını litrede 50 mikrogramdan 10 mikrograma düşürdü.
Avrupalı'nın Amerikalı'nın canı can...
Ya bizimki?
Türkiye, aradan tam 12 yıl geçtikten sonra, Avrupa Birliği'yle yapılan müzakerelerde bu stadartlara uyma taahhüdü verdi.
17 Şubat 2005'te "İnsani Tüketim Amaçlı Sular Hakkında Yönetmelik" yayınlandı. Litrede 10 mikrogramdan fazla arsenik yasaklandı.
Ama bakın nasıl yasak?
Tüm yerel yönetimlere önce 3 yıl süre tanındı. 17 Şubat 2008'e kadar, "İster yeni kaynak bulun, ister arıtma yaptırın. Ama bu tarihten sonra arsenikli su içirmeyin" diye resmi gazetede talimat yayımlandı.
Ya belediye "Çare bulamıyorum" derse?
O zaman 3 yıl, hatta bir 3 yıl daha erteleme hakkı verildi.
Tehlike sınırı, 6 yıl boyunca 10'a inmeyecek, 50'de kalacak. Tabii bu arada zarar gören görecek. Çünkü
yönetmelik adeta şöyle diyor:
- Arsenik, Türkler'e bir şey yapmaz!
Peki, Aziz KocaÄŸlu ne diyor:
"Arsenik oranı litrede 59 mikrogramla 38 mikrogram olan Göksu ve Sarıkız su kuyularını devre dışı bıraktık. 6-7 ay içinde suyu arsenikten arıtacak tesis kuracağız. Yeni kaynaklar da bulacağız. Bugün, sorunlu bölgelere ortalama 15 mikrogram arsenik içeren su veriyoruz."
- Peki Sayın Başkan, içelim mi bu suyu?
- "Ne için derim, ne de içmeyin. İzmirliler kendileri karar vermeli."
***
Ve önceki gün Valilik, Sağlık Bakanlığı'na iletilen bir taleple ilgili resmi açıklama yayınladı.
Hadise ÅŸu:
Belediye, bakanlığa, "Sınır kabul edilen arsenik değerini İzmir için 50'den 10'a düşürümeyin. Bizi bundan muaf tutun" dedi.
Bu durumda, üç yıl daha eski kriterler yürürlükte kalacak. İzmir'in suyu da 2011 yılına kadar kağıt üstünde temiz kabul edilecek.
Muhabir soruyor:
- "Sayın Başkan halk sağlığı açısından bu çözüm mü?"
- "Ben yorumlayamam. Bunu, yönetmelikte yer veren Sağlık Bakanlığı yorumlamalı."
Ben de diyorum ki:
Sayın Başkan, su gibi Aziz ol!