Artık ve dört...
Yazar: Fevzi Yılmaz
Artık, geriye dönüp bakmak yok.
Milletvekilliği aday başvuruları bitti.
Artık; şunu da yapalım, bunu da yapalım kalmadı.
Yeni projeler, yeni umutlar üretme zamanı.
Şimdi beklenen sadece dört.
Tabi bu dört; dört saniye, dört saat, dört gün, dört yıl, dört asır değil.
4 Haziran.
Kimilerine göre, dört asır, kimilerine göre dört saniye gibi algılanan süreç.
Milletvekilliği listelerinin açıklanacağı gün, o gün.
Yaşamda, artıklar ve dört dakikalar önemsiz görünen iki basit kelime gibi algılansa da, kimilerinin yaşamının da dönüm noktası.
Genel merkezler adaylarını açıklayacaklar; kimileri, 'artık ben bu partide yokum' diyerek, küskünleri oynayacak, kimileri ise; 'artık seçilme zamanı, hizmet zamanı' sözleri ile 4 Haziran'da yeni umutlara yelken açacak.
Ben de, artık dört dakika da yeter düşüncesiyle, yeni umutlara yelken açmak isteyenle birlikte olmanın mutluğunu yaşayacağım.
Artık, beklentilerin karşılığı; genel merkezlerin 4 Haziran'da açıklayacağı listelerde.
Genel merkezler listelerini oluştururken hangi kıstasları göz önüne alırlar bilemem, ama; ahde vefa; geçmişte verilen hizmet, geçmişte partisine sahip çıkma gibi, çok önemli değerleri göz ardı etmezler umarım.
'CHP, artık siyasi omurgası sağlam, uzun yol yolculuğuna çıkacak isimlerle yoluna devam edecektir'. Genel Sekreter Önder Sav'ın bu sözlerine dayanarak, umarım diyorum.
CHP'nin dışında, DYP'de, AKP'de ve diğer partilerde böyle isimler çok..
Bir örnek, CHP İl Başkanı Selçuk Ayhan.
Gençlik yılları; İlerici Gençlik Derneği İzmir Kurucu Başkanı.
Yıl 1992, CHP' ye mumla yönetici arandığı dönem.
Konak Kurucu İlçe Başkan Yardımcısı.
1994, İl Başkanı; İzmir metropol ilçelerine belediye başkan adayı aramakta.
'CHP'den nasıl olsa seçilemem' düşüncesi hâkim.
Kimsecikler ortalıklarda yok.
Konak gibi bir ilçede CHP belediye başkan adayı çıkaramama noktasında.
Selçuk Ayhan'ın; 'Kimse olmayacaksa ben aday olurum. Partimin bayrağını onurla taşırım' sözleri ve parti bayrağı seçim meydanlarında.
Yıl 1995, milletvekilliği genel seçimleri.
Aday adayı. Yok.
Para isteyen. Yok.
Tek istenen 12 kişiyi listelere yazabilmek.
İkinci bölge için seçilecek milletvekili sayısı 12.
Başvuru sayısı 11.
Selçuk Ayhan, bu liste içinde, propaganda çalışmalarında; en önde.
Yıl 1999. İl başkanı aranıyor.
Yine ortalıklarda kimse yok.
CHP'nin baraj sorunu var.
İl başkanı; Selçuk Ayhan.
Yıl 2007; CHP iktidar olma şansı yakalamış.
Aday sayısı İzmir'de 300.
Şimdi ki adaylara; 'O dönemde nerelerdeydiniz?' diye sormak bize düşmez tabi.
Omurgalı siyasetçi, uzun yol yolculuğuna çıkacak isimlerin tesbiti;
Artık, genel başkanların tasarrufunda.
Ne zaman mı?
Dört, yani 4 Haziranda...
Kim doğru söylüyor?
Gaziemir'de bu hafta Yusuf Kenan Çakar, 'kötü çaktı.'
Park açılışında Emrez Mahallesi sakinlerine; 'artık zehir solumayacaksınız?' diyerek ileriye dönük yatırımını yaptı..
Oysa, zehir soluma konusu, TBMM'ye kadar taşınmıştı.
CHP Milletvekili Ahmet Ersin Çevre Bakanı'na meclis önergesi vererek konunun araştırılmasını istemişti.
Çevre Bakanlığı komisyon oluşturmuş, konuyu derinlemesine araştırarak; zehirlenilmediği kararına varmıştı.
Gaziemir'de zehir solunmadığını, Belediye Başkanı Adnan Yüksel, 'her türlü araştırmayı yaptırdık. Sağlıksız bir durum yok' şeklinde açıklamıştı.
Şimdi, kim doğru söylüyor kafam karıştı.
Çevre Bakanı AKP'li Osman Pepe mi?
Belediye Başkanı Adnan Yüksel mi?
Yoksa, AKP'li Çevre Bakanlığını, yardımcılığını yaptığı belediye başkanını yok sayan Yusuf Kenan Çakar mı?
Bu gelişmeye CHP İlçe Başkanı Yüksel Demirsoy ne mi söylüyor; Yusuf Kenan Çakar'a teşekkürlerini yolluyor.
Neden mi?
Doğru giden arabanın tekerine çomak soktuğu için.
Siyasette malzeme gerekli ya...