Basit bir seçim değil 2007-04-10 00:00:00
Basit bir seçim değil
Yazar: Fevzi Yılmaz
Ben demiştim.
Bu sözü pek sık kullanmam genelde.
Ama bu sefer kullanmam gerekecek diye düşünüyorum.
İl Genel Meclis Başkanı'nın İsmail Yılmaz olacağını haftalar önceden yazmıştım.
Nitekim İl Genel Meclis Başkanı'nın yeni ismi; İsmail Yılmaz.
Bu beni şaşırtmadı.
Seçim sırasında ve seçim sonrasında şaşırdığım başka noktalar vardı.
Ben AKP İl Başkanı Ali Aşlık'ın son dakikada göstereceği bir adayı bekliyordum.
Aşlık, suskunluğunu, uzlaşıcılığını, milletvekilliği adaylığını riske etmemek adına bir isim vermedi.
Zaten grup toplantısından bir oy farkla da olsa İsmail Yılmaz isminin çıkması karşısında başka bir seçeneği de yoktu.
İkincisi; 36 adet oyun boş kullanıldığı.
Madem; her iki partinin de grup kararı var.
Neden 36 oy boş.
Demek ki; koalisyonun sürmesi konusunda sıkıntı var.
Sıkıntı var ancak; bu sıkıntının yok sayılması da kendi içinde farklı bir sorun.
Öncelikle boş oy üzerine yazılan 'İsmail Özen' yazısı çok ama çok önemli mesajdır.
Boş oya bu birleşik ismi! kim yazdı bilemem ama; 'Bu koalisyon Yücel Özen ve İsmail Yılmaz'ın ayak oyunları ile devam etmektedir' söylemini açıkça ifade ediyor.
Peki; bu koalisyonun kime ne kadar bireysel siyasi faydası olacaktır.
Öncelikle, gerek İsmail Yılmaz, gerekse, Yücel Özen parti içinde birileri tarafından güçlendirilmiştir.
Bu isimlerin arkasında kimler vardır, kimler destek vermektedir bu isimlere bunun iyi irdelenmesi gerekir.
Bilindiği gibi, Ali Aşlık ve Selçuk Ayhan milletvekili olabilmek için İl başkanlığı görevlerin istifa etmeleri zorunludur.
Bu koltuğa gelecek isimlerin tespiti de bu iki ismin arkasında duran siyasilerimizin uhdesinde olması gereklidir. Milletvekili seçimleri bu isimler için önemli değildir. Nasıl olsa milletvekilliği yolu bir şekilde kapalıdır.
Onlar için hedef 2009'daki yerel seçimlerdir.
Belediye başkanlıklarının isim tespitlerin de yerel teşkilatların gücü de bellidir.
CHP'de bunun örnekleri ortadadır.
Her ne kadar Selçuk Ayhan kabul etmese de, yerine bir isim arandığı parti içerisinde son günlerde sıkça konuşulan bir konudur.
Bülent Baratalı ve Alaattin Yüksel görüşmelerindeki amaç nedir?
Bülent Baratalı ve Yücel Özen birlikteliği temelleri Urla Belediyesi'ne ait URİT Genel Müdürlüğüne kadara dayanmaktadır.
Selçuk Ayhan'ın Yücel Özen ile koalisyonu sürmek için çabaları da ortadadır.
Aziz Kocaoğlu'da bu gelişmelerin farkında olmalı ki; Alaattin Yüksel, Bülent Baratalı yakınlaşamasın da ki amacı sezip, İl Başkanı Selçuk Ayhan'ın olmadığı saatlerde il başkanlığına gitme gereği duymuş, teşkilatlara daha yakın olduğu imajını son günlerde sık sık vermeye başlamıştır.
AKP ve CHP'de yaşanan bu gelişmelerin bir tek ifadesi vardır.
Hedef önce il başkanlığı, sonrada yerel seçimlerde büyükşehir belediye başkan adayı tespitin de en rol oynamaktır.
Görelim sosyal demokratları
Bu hafta sonu Ankara'da demokrasi adına büyük bir miting düzenlenecek.
Atatürkçü Düşünce Derneği ve Sivil toplum örgütlerince düzenlenecek bu mitinge çok katılım olacağı kesindir.
Burada, CHP direk olarak katılım göstermeyeceği gibi bir izlenim olsa da; ben sosyal demokratım diyen belediyelere çok iş düşmektedir.
Nasıl mı?
Katlımı daha da fazlalaştırmak amacıyla, otobüs desteği verilmelidir.
Şimdi bunu benim gibi birçok kişi merak ediyor.
Ne kadar destek verilecek.
Kim ne kadar söylemleriyle, eylemleri örtüşecek.
Göreceğiz, takipçisi olacağız.
Zafer = Ensari Başkan
Ensari Bulut.. Çiğli Belediye Başkanı..
Mucizelerin adamı.
Önce kendi yaşamında zaferler kazandı.
Kanser denen illeti üç kez yendi.
Sonrada Çiğli de,
Zafer kazandı.
Haciz batağında boğuşan bir belediyeye CHP adayı olacaksın.
Seçimden zaferle çıkacaksın.
Göreve başlayacaksın, 49 bin YTL (49 trilyon TL) borç kabus gibi üzerine çökecek.
Üç yılın sonunda ise düzenlediğin basın toplantısında; "Çiğli Belediyesi'nin ilk yıl bütçesinin 8 milyon YTL, ikinci yıl 18 milyon YTL olduğunu, üçüncü senede ise bunu 51 milyon YTL'ye çıkardık" diyerek zaferini açıklayacaksın.
Söylenecek tek söz var sanırım, hayali emek ile yoğurarak üretenler, zaferle kardeştirler.
Örnek mi? Ensari Bulut.
Şimdi sırada, ikinci hayali var.
Gecekonduları, kentlileştirmek.
Küçük Çiğli'ye Balatçık'a modern görünüm kazandıracak projelere imza atmak.
Zor mu?
Ensari Bulut için zor var mı acaba?
Ne dersiniz?
Bu sözü pek sık kullanmam genelde.
Ama bu sefer kullanmam gerekecek diye düşünüyorum.
İl Genel Meclis Başkanı'nın İsmail Yılmaz olacağını haftalar önceden yazmıştım.
Nitekim İl Genel Meclis Başkanı'nın yeni ismi; İsmail Yılmaz.
Bu beni şaşırtmadı.
Seçim sırasında ve seçim sonrasında şaşırdığım başka noktalar vardı.
Ben AKP İl Başkanı Ali Aşlık'ın son dakikada göstereceği bir adayı bekliyordum.
Aşlık, suskunluğunu, uzlaşıcılığını, milletvekilliği adaylığını riske etmemek adına bir isim vermedi.
Zaten grup toplantısından bir oy farkla da olsa İsmail Yılmaz isminin çıkması karşısında başka bir seçeneği de yoktu.
İkincisi; 36 adet oyun boş kullanıldığı.
Madem; her iki partinin de grup kararı var.
Neden 36 oy boş.
Demek ki; koalisyonun sürmesi konusunda sıkıntı var.
Sıkıntı var ancak; bu sıkıntının yok sayılması da kendi içinde farklı bir sorun.
Öncelikle boş oy üzerine yazılan 'İsmail Özen' yazısı çok ama çok önemli mesajdır.
Boş oya bu birleşik ismi! kim yazdı bilemem ama; 'Bu koalisyon Yücel Özen ve İsmail Yılmaz'ın ayak oyunları ile devam etmektedir' söylemini açıkça ifade ediyor.
Peki; bu koalisyonun kime ne kadar bireysel siyasi faydası olacaktır.
Öncelikle, gerek İsmail Yılmaz, gerekse, Yücel Özen parti içinde birileri tarafından güçlendirilmiştir.
Bu isimlerin arkasında kimler vardır, kimler destek vermektedir bu isimlere bunun iyi irdelenmesi gerekir.
Bilindiği gibi, Ali Aşlık ve Selçuk Ayhan milletvekili olabilmek için İl başkanlığı görevlerin istifa etmeleri zorunludur.
Bu koltuğa gelecek isimlerin tespiti de bu iki ismin arkasında duran siyasilerimizin uhdesinde olması gereklidir. Milletvekili seçimleri bu isimler için önemli değildir. Nasıl olsa milletvekilliği yolu bir şekilde kapalıdır.
Onlar için hedef 2009'daki yerel seçimlerdir.
Belediye başkanlıklarının isim tespitlerin de yerel teşkilatların gücü de bellidir.
CHP'de bunun örnekleri ortadadır.
Her ne kadar Selçuk Ayhan kabul etmese de, yerine bir isim arandığı parti içerisinde son günlerde sıkça konuşulan bir konudur.
Bülent Baratalı ve Alaattin Yüksel görüşmelerindeki amaç nedir?
Bülent Baratalı ve Yücel Özen birlikteliği temelleri Urla Belediyesi'ne ait URİT Genel Müdürlüğüne kadara dayanmaktadır.
Selçuk Ayhan'ın Yücel Özen ile koalisyonu sürmek için çabaları da ortadadır.
Aziz Kocaoğlu'da bu gelişmelerin farkında olmalı ki; Alaattin Yüksel, Bülent Baratalı yakınlaşamasın da ki amacı sezip, İl Başkanı Selçuk Ayhan'ın olmadığı saatlerde il başkanlığına gitme gereği duymuş, teşkilatlara daha yakın olduğu imajını son günlerde sık sık vermeye başlamıştır.
AKP ve CHP'de yaşanan bu gelişmelerin bir tek ifadesi vardır.
Hedef önce il başkanlığı, sonrada yerel seçimlerde büyükşehir belediye başkan adayı tespitin de en rol oynamaktır.
Görelim sosyal demokratları
Bu hafta sonu Ankara'da demokrasi adına büyük bir miting düzenlenecek.
Atatürkçü Düşünce Derneği ve Sivil toplum örgütlerince düzenlenecek bu mitinge çok katılım olacağı kesindir.
Burada, CHP direk olarak katılım göstermeyeceği gibi bir izlenim olsa da; ben sosyal demokratım diyen belediyelere çok iş düşmektedir.
Nasıl mı?
Katlımı daha da fazlalaştırmak amacıyla, otobüs desteği verilmelidir.
Şimdi bunu benim gibi birçok kişi merak ediyor.
Ne kadar destek verilecek.
Kim ne kadar söylemleriyle, eylemleri örtüşecek.
Göreceğiz, takipçisi olacağız.
Zafer = Ensari Başkan
Ensari Bulut.. Çiğli Belediye Başkanı..
Mucizelerin adamı.
Önce kendi yaşamında zaferler kazandı.
Kanser denen illeti üç kez yendi.
Sonrada Çiğli de,
Zafer kazandı.
Haciz batağında boğuşan bir belediyeye CHP adayı olacaksın.
Seçimden zaferle çıkacaksın.
Göreve başlayacaksın, 49 bin YTL (49 trilyon TL) borç kabus gibi üzerine çökecek.
Üç yılın sonunda ise düzenlediğin basın toplantısında; "Çiğli Belediyesi'nin ilk yıl bütçesinin 8 milyon YTL, ikinci yıl 18 milyon YTL olduğunu, üçüncü senede ise bunu 51 milyon YTL'ye çıkardık" diyerek zaferini açıklayacaksın.
Söylenecek tek söz var sanırım, hayali emek ile yoğurarak üretenler, zaferle kardeştirler.
Örnek mi? Ensari Bulut.
Şimdi sırada, ikinci hayali var.
Gecekonduları, kentlileştirmek.
Küçük Çiğli'ye Balatçık'a modern görünüm kazandıracak projelere imza atmak.
Zor mu?
Ensari Bulut için zor var mı acaba?
Ne dersiniz?
