AKP'de güç savaşı mı?
Yazar: Fevzi Yılmaz
Seçimler, adaylar, kim olabilir, tartışmaları sürekli Türkiye gündeminde.
Cumhurbaşkanı kim olacak?
En çok tartışılan konulardan biri.
Kimin Cumhurbaşkanı olacağı, Türkiye'nin siyasi yaşamına damga vuracak böyle bir koltuğu kimin doldurması gerektiğinin de tartışılması doğal.
Gerek CHP lideri Deniz Baykal, gerekse diğer siyasi partilerin liderleri bu konuda farklı görüşlerini kamuoyu ile paylaşıyorlar.
Tepkilerini dile getiriyorlar.
"Tayyip Erdoğan Cumhurbaşkanı olsun, olmasın" ikilemleri sürerken, İzmir'i yakından ilgilendiren İl Genel Meclis Başkanı'nın kim olacağı tartışmaları da farklı bir boyut kazanmaya başladı.
Öncelikle uzlaşıdan, siyasi etikten söz edenler son gelişmeler, sonrası, AKP - CHP koalisyonuna farklı bakmaya başladılar.
Baştan beri, bu koalisyonun ikili ilişkilerle sürdürülmesine karşın, son günlerde üçlü, hatta dörtlü ilişkiler sonrası daha farklı boyut kazandı.
Şöyle ki; AKP'li Meclis Üyesi İsmail Yılmaz "CHP'nin Grup Başkanvekili Yücel Özen olması gereklidir" diyerek, CHP Grubu içerisinde kulis faaliyetlerini sürdürdüğü hala hafızalardadır.
CHP Grubu'nda ise; 'İsmail Yılmaz Hakkı Berksü'den boşalacak koltuğu doldurabilecek tek isimdir' sözleri de hala unutulmuş değildir.
Bir televizyon programında, CHP İl Başkanı Selçuk Ayhan'nın ud çalıp, İsmail Yılmaz'ın da şarkılarıyla katıldığı muhteşem konser de hala kulaklardadır.
AKP'nin il başkanlığı seçimlerinde karşı listeye çalışan İsmail Yılmaz için Ali Aşlık'ın 'grup başkanı olursa, her grup toplantısına gelir başkan vekilliği yaptırmam' gözdağı unutulmamıştır.
Son günlerde AKP Grubu'nda, konuya tam bir farklı yaklaşım gözlemliyorum.
Merak ettiğim ise şu; İl Başkanı Ali Aşlık, geçtiğimiz günlerde yapılan grup oylamasında, aday göstermeyerek, bilerek mi taraf olmamıştır, yoksa milletvekilli olma düşüncesi ile herkese eşit yaklaşmak zorunluluğu ile mi hareket etmiştir?
İzmir Büyükşehir Meclisi grup başkan vekilliği seçimlerinde Selim Gökdemir'i desteklemesine karşın, il seçimlerinde karşı listeye çalışan Yusuf Kenan Çakar'ın kazanması Ali Aşlık'ı bu düşünceye mi itmiştir?
AKP Grubu'nda İl Genel Meclis Başkanlığı'na iki isim aday oldu.
İsmail Yılmaz. Halit Çakar.
29'a karşı 28. Yani bir oy farkı ile İsmail Yılmaz kazandı.
Bu durumda AKP tam ortadan ikiye bölünmüş görüntüsü içinde.
İşin en ilginç yanı da; gerek İsmail Yılmaz, gerekse; Halit Çakar İl Başkanlığı seçimlerinde Ali Aşlık'ın karşısındaydı.
İsmail Yılmaz, Ömür Kabak. Halit Çakar, Kerem Ali Sürekli ile hareket ettiği bilinen bir gerçek.
Kerem Ali Sürekli'in de İl Genel Başkanlığı seçimleri için Halit Çakar, için yoğun çalıştığı söyleniyor. Ancak Ömür Kabak için aynı şeyleri söylemek mümkün değil.
Kulağıma gelen; Çiğli İl Genel Meclis Üyesi Hami Karacan'ın İsmail Yılmaz'a açık destek verdiği.
Hami Karacan'ın da İl Başkanlığı seçimlerinde kiminle hareket ettiğini bilmeyen yok.
AKP'nin bu gelişmeler sonrası ikiye bölündüğü gerçek.
Bu bölünme ise; Milletvekili olabilirim düşüncesi ile suskun! bir İl Başkanı.
Seçimler sonrası yaşanabilecek güç savaşlarında tarafların kendilerini sınama çabalarımı olduğu ise ayrı bir tartışma konusu.
Evet, 9 Nisan'da yapılacak seçimler sonrası, İl Genel Meclis Başkanı İsmail Yılmaz olacak.
CHP'li başkan Hakkı Berksü'nün; "aday olmayacağım" sözleri bunu doğruluyor. Hakkı Berksü, Genel Başkan Deniz Baykal ve Genel Sekreter Önder Sav ile bu konuyu görüşmüş müdür bilemem ama; birlerinin ağzının kulaklarına vardığını görebiliyorum.
Bu konuda geçtğimiz haftalarda yeniden başkan olabileceğini hesapları yapan Hakkı Berksü, siyesi yelkenlerini başka yönlere yönlendirecek.
Bu koalisyon sürer mi derseniz?
Genel seçimler öncesi yaşanacak en küçük gerginlik, koalsiyonun sonu olabileceği gibi; AKP’den istifalar sonrası CHP’’ye transferleri de gündeme getirebilir mi?