Müslümanlar İnternet'e girmeli mi?
Yazar: Emre Erdoğan
Bu soruyu ben sormuyorum. Aman yanlış anlaşılmasın, bence herkes, gerektiği kadar İnternet'e girmeli ve ilgilenmeli. Aşağıda da bu konu ile ilgili algılamalarımdan bahsedeceğim.
Hafta sonu televizyon kanalları arasında gezerken, ekranın bir köşesinde İnternet kelimesini görünce (doğal olarak) dikkatimi çekti. TV 5 Kanalı'nda yayınlanan programda iki konuk ve tamamı gençlerden oluşan bir seyirci kalabalığı vardı. Çok iyi göremedim ama sanırım içlerinden bir ya da ikisi bayandı. Ben kanalı açtığımda konuşan genç arkadaşın sözlerini aklımda kaldığı kadarıyla aktarıyorum:
"Burada düşünmemiz gereken konu 'Müslümanlar İnternet'e girmeli mi'? Bence İnternet sitelerinde davanın amaçları uğruna burada bazı çalışmalar yaptığını söyleyen kişiler kendilerini yanıltıyorlar. Yurt içinden veya dışından çeşitli insanlara ulaştığını ve bunlarla fikir alış verişinde bulunduğunu söyleyenler yanılıyor. Birebir irtibatta olamadığınız kişilerle bu tür ilişkilere girmeniz size veya ona bir şey kazandırmaz. Zaman kaybettirir. "
Burada "Müslümanlar" diye bahsedilen kişiler, Milli Görüş'e yakın kişiler, "İnternet'e Girmek" kelimelerinden kasıt ise İnternet'te boy göstermek, faaliyet yürütmek diye algıladım.
Bu arkadaştan sonra başka arkadaşlar mikrofonu alıyor ve kendi fikirlerini beyan ediyorlar. Bir kısmı İslami forumların çok faydalı olduğu, tüm Müslümanların buralara üye olması gerektiği gibi düşüncelerini sıralıyor. Konuk olarak bulunan iki kişi de, bu İslami forumlardan bazılarının sahipleriymiş. "Bizimle aynı zihniyette olan kişilere İnternet üzerinden her türlü teknik altyapı desteğini verebiliriz. Nasıl forum açılacağı ve yönetileceği konusunda yardımcı oluruz." şeklindeki çağrılarından, (artık 10 yaşındaki bir ufaklığın bile kurabildiği) forum sitelerinin altın anahtarını dağıtıyorlarmış gibi algıladım.
Ekran başındaki konuklardan gelen bazı sorular vardı. "Web sitenizin kadınlara özel bölümleri var mı?" şeklindeki soru çok ilgimi çekti. Kendi kendime algılarımı sorgulayıp, "Bu bir sanrı mı Allahım!" diye sordum ama (maalesef) gerçekti. Bahsedilen siteye hemen girdim. Bu sırada forum yöneticisi de soruyu yanıtlıyor, "Hayır ,böyle bölümlerimiz yok" diye cevap veriyordu. Ancak web sitelerinde, henüz içeriği oluşturulmamış iki sayfaya rastladım, "Bayanlar için", "Erkekleri çin". Kafam karıştı, yok diyor ama var, onun da içi boş. Neyse dedim, çok üzerinde durmadım, algılarımı sorguladım. Kesin yanlış anladım diye düşündüm. Neticede, İslami bazı konular ile ilgili , erkekleri ve bayanları ayrı ayrı ilgilendiren konuların bulunduğu alanlar olabilir dedim. Burada da kadın - erkek ayrımcılığı yapmazlar herhalde diye düşünürken, salondaki bir bayan söz aldı:
"Ben sitenize üyeyim ve sitede kendi adımı kullanarak mesajlar gönderdiğim zaman, hemen erkek kullanıcılardan bana özel mesajlar gelmeye başlıyor. Bunları gereksiz ve yersiz buluyorum. Rahatsız edici içerikleri de bulunabiliyor. Buna bir tedbir almanız mümkün olabilir mi?"
Şimdi işler değişti. Bu sefer bir bayanın kendisine ayrı bir yer yapılması gerektiği düşüncesi ile karşı karşıyaydım. İnternet üzerinden "forum sitesinin mesajlaşma özelliği ile sarkıntılık" diye algıladım bu durumu. Yani İslam'ı sarkıntılık için bir araç olarak mı kullanmış oluyor bu arkadaşlar? (Tövbe tövbe, çok kötü algılıyorum ben de... Hem de Dünya Kadınlar Günün'de...)
Reklamlar başladı, dalmışım, kanalı değiştirmeden, boş boş ekran bakarken ekrandaki sesin "250 Bin Şehit İçin 250 Bin Hatim" dediğini işittim ve gene ekranla ilgilenmeye başladım. Çanakkale Şehitleri için hatim indireceklermiş, hep birlikte indirelim, 250 bin sayısını tamamlayalım, her bir şehide bir hatim düşsün diyorlar. Ne masum bir istek dedim içimden. Ne güzel ki insanları böyle güzel bir amaç uğruna bir araya getirmek isteyenler var. Ama bir yandan da hatimlerin o şehitlere ne faydası olacak ki diye de düşünmeye başladım. Onlar zaten en yüksek mertebedeler öbür dünyada, şehit olmuşlar ve çok onurlu bir görev uğruna canlarını feda ederek, Cennet'in en güzel yerindeler şimdi. Senin bu dünyadan göndereceğin dua, ayet ve surelerin ona ne faydası olur ki? Sonra içimden "Sen ona dua göndereceğine, uğruna mücadele ettiği toprakları, aynı düşmana altın tabakla sunanlarla mücadele etsene!" dedim ama tabi ki kimse duymadı.
Televizyonu kapattım. Buna benzer hisleri birkaç gün boyunca hissetmedim. Ama pazartesi akşam haberlerinde AKP toplantısı sırasında Başbakanımız "Ben analarımızın ayağını öperim, onlar bizim için çok değerlidir." demesinden hemen sonra, kamera solunu gösterirken spikerin "Dünya Kadınlar Günü'ne birkaç gün kala gerçekleştirilen bu konuşma sırasında, milletvekillerinin sıralarda oturduğu, kalabalık bir gurup bayan seçmenlerinse sıraların arkalarında ayakta durmaları dikkat çekti." demesiyle birlikte yüzümde istemsiz bir tebessüm oluştu. "Yok canım, yine olayı tersten algılıyorsun. Kimse daha bir takım laflar ağzından çıkarken, söylediklerinde haksız olduğunu anlamaz mı? Oradaki durum farklıdır. Benim algılayamadığım bir şey vardır. Büyükler herşeyin daha iyisini bilirler elbet" dedim kendi kendime.
Bazen çok abartıyorum, hep de yanlış algılıyorum galiba. Şimdi bunları düşününce aklıma başka bir soru geliyor : "Bayanlar İnternet'e Girmeli mi?"
Kim bilir, belki birileri bunu da tartışıyor olabilir.