EXPO'nun astarı yüzünden pahalı mı?
Yazar: Münir Koçarslan
Dünyanın en büyük fuar organizasyonu, kimine göre 40, kimine göre 60 milyon kişinin ziyaret edeceği EXPO, hararetle İzmirlilerin önüne geldi. Biliyorsunuz 2015 yılındaki EXPO için, sadece İzmir ve İtalya'nın Milano kenti resmen aday oldu. Şu sıralar bitmek bilmeyen tartışmalar yine yapılıyor. "Yeri İnciraltı mı olsun, Urla mı? Yoksa Buca mı?", "Yürütme Kurulu'nda kimler yer alsın?"
Bu çekişme havası içinde bir de şunlar konuşuluyor:
"Bu iş astarı yüzünden pahalı ve artık cazibesini yitirdi. Dünyanın başka ülkeleri, para kazandırmayan, ardında enkaz yığını bırakan EXPO'ya milyarlarca dolarlık yatırım yapmak istemiyor. En isteklisi İzmir... Yarış havası doğsun diye İtalyanların göstermelik aday olmasını istediler. Aslında onlar da arzulu değil.
Kaldı ki, maliyetten kaçındıkları için, yeni bir yer yapmayıp sadece daha önce
kullandıkları EXPO alanını biraz geniştebileceklerini açıkladılar. Milano oyunun bir parçasıdır."
Doğru mudur, değil midir?
***
EXPO için yoğun çaba harcayan isimlerden Tunç Soyer'e sorduk, o da yanıtladı:
"Bir kere EXPO dünyanın en büyük üç etkinliğinden biridir... Yani Olimpiyatlar,
Dünya Kupası ve EXPO... Her ne kadar, EXPO'lar yapıldıkları kentlerin adıyla
anılsa da, bugünün rakamlarıyla en az 10 milyar dolar gerektiren bir devlet
projesidir... Mesela Japonlar 2005 Aichi için 25 milyar dolar harcadı. 5 milyar
dolarıyla denizi doldurup havaalanı yaptılar, 6 milyar doları ulaşıma gitti. Yani
altından devletin gücüyle, siyasi iradesiyle kalkılır.
2010 için de Rusya, Çin, Güney Kore, Polonya, Meksika yarıştı. Ciddi bir rekabet
oldu. Sonunda Çin'in Shangay kenti kazandı.
2015 için ise İzmir ve Milano'nun yanı sıra Toronto (Kanada), Moskova (Rusya) ve Dubai'nin (Birleşik Arap Emirlikleri) adı geçiyordu. Torontolular sadece
yapacaklarını kağıt üstünde ortaya dökecek proje için 6.5 milyon dolar masraf etti.
Yerel yönetimle hükümet arasında sıkıntı çıkınca vazgeçtiler. Diğerlerinin de, hatta Yeni Zelandalıların da el altından ciddi girişimleri vardı. Her biri son anda
çeşitli nedenleri aday olamadılar. Bu yüzden 2015'in sadece İzmir ve Milano'ya
kalması bir tesadüftür, üstelik bir şanstır.
Türkiye, coğrafi, stratejik konumu, iklimiyle avantajlıdır. 75 yıllık tarihinde ilk kez EXPO'nun Batı Avrupa, Amerika ya da Uzakdoğu dışında, milyonlarca yeni ziyaretçi potansiyeline sahip bir bölgede yapılma imkanı doğmuştur. Bu durum, bilet gelirlerinden pay alan Uluslararası Sergiler Bürosu için de bir fırsattır. Aksi
halde EXPO'lar tıkanacaktır."
***
Sözün özü, bu işi bize vermek için çırpınıyorlar. Fazla da zaman kalmadı. Ancak
hazırlıkların çoğunun üç-dört ay içinde tamamlanması, Türkiye'nin milyarlarca
dolarlık taahütlerde bulunması lazım.
Bakalım bu film nasıl bitecek?