Kısıkköy'deki Metal İşleri Sanayi Sitesi'nde bir firmada çalışan usta, Torbalı'dan yeni ev almış. "Daha önce Balçova'da oturuyorduk kirada. Kendi evimiz olunca, mesafeye katlanırız demiştik. Ama öyle olmadı. Bir hayli zorlandık. Neyseki belediye şimdi otobüs seferleri başlattı. En azından hanım Kemeraltı'na ineceği zaman zorlanmıyor artık. Akşam sekize kadar yolu var..." diyor.

İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin oldukça kapsamlı hazırlanmış web sitesinde solosu, körüklüsü, çift katlı otobüsü ve midibüsüyle birlikte Eshot ve İzulaş'a ait 1583 adet taşıtın bizlere hizmet verdiği yazıyor. Bu otobüsler 300'e yakın hatta, 4 bine yakın durak arasında gidip geliyormuş gün içinde. Otobüslerin bir ayda yaklaşık 24 milyon, bir yılda ise 300 milyon yolcu taşıdığı da belirtiliyor. Günde 300 bin kilometre yapan otobüsler dünyanın çevresini yedi kez dolaşmış oluyormuş.

Sayısal veriler böylesine kapsamlı bir hizmetten söz ediyor. Rakamlar da, otobüslerin içi de hep kalabalık, sıkışık...

Bayramda biliyorsunuz otobüsler ücretsizdi. Kimi zaman kızsak da, hınca hınç dolu otobüslerin sürücülerine "Allah yardım etsin" dedik. Aracı durağa yanaştır, çoluk çocuk yaşlı yolcuların bir zarar görmeden inip binmesini izle. Cep telefonuyla binmekte ısrar eden yolcuları uyar, bozuk para üstü ver, yolu kontrol et, birkaç yüz metre ilerideki durakta yine dur, kalk...

Belediye otobüslerinde sürücü olarak görevli yakınlarımız var. Çalışma şartlarının ağırlığını görüyoruz. Kimi zaman sabaha karşı saat 04.00'te yola koyuluyorlar. Gece saat 02.00'de geliyorlar. "Normal mesaimiz yedi saat. Çünkü gün içinde istirahat etmiyoruz. Kimi zaman yemeğimizi bile direksiyon başında yemek zorunda kalıyoruz ki, aslında yasak. Çoğu arkadaşımız normal mesai sonrası 6-7 saat daha çalışıyor. Bu yüzden kimi zaman dikkat sorunu yaşıyoruz, istenmeyen kazalarla karşılaşıyoruz. Sosyal hayatımız yok, ama mecburuz, ekmek parası" diyor.

Toplu taşıma araçlarında sürücülük gerçekten sabır işi...Ve hatta sinir işi. O yüzden yıl boyunca testlerden geçiyorlar, halkla ilişkiler, iletişim kursları görüyorlar. Geçtiğimiz günlerde ilkyardım kursları alacaklarını da okuduk belediye çalışanlarının. Sürücülerin ilkyardım kursu alması son derece önemli. Yıllardır otobüslere binerim, bugüne dek hiç ilkyardım çantası görmedim otobüslerde. Hatta kimi zaman sıcaktan ya da kalabalıktan fenalaşanlar oldu, genelde suyla ya da yolcuların yanındaki kolonyayla ayıltmaya çalıştılar fenalaşanları...

İzmir büyük bir kent. Belediye hizmetlerinin özellikle de ulaşım hizmetlerinin aksaksız ve sorunsuz gitmesi gerçekten büyük başarı istiyor. Bu yüzden ulaşım alanında yapılan her adım çok büyük önem taşıyor. Sivil denetleme ekipleri ya da motorize ekipler sorunları çözmede önemli bir çalışma. Seferlerin çocuklarının okula ulaşmasında zorluk yaşayan Kavacık, Tınazlı köylerinin yanısıra, Payamlı, Küçükkaya köylerine, Torbalı'ya kadar gitmesi ise sevindirici gerçekten. Kent merkezinde yaşayanlar için turistik seferler sayılabilecek bu hatlar, oralarda yaşayanlar için kimbilir ne kadar zamandır bekleniyordu.

Ulaşım konusu yöneticisinden sürücüsüne bir ekip, iletişim, eğitim ve elbette teknik ekipman işi. Yöneticiler halkla direkt olarak iletişim kuran sürücüleri dinlerse, sürücüler aldıkları eğitimleri iyi değerlendirir, kentliler de temiz ve konforlu otobüslerinde işine zamanında yetişebilirlerse, yağan şiddetli yağmurlarda yolda kalan meşhur İkarus'lar yerlerini klimalı otobüslere bırakırsa vs..vs...

Bu arada İkarus otobüsler demişken, adına internette siteler oluşturulmuş 525 numaralı hattın sitesine bir göz atın derim. www.525.gen.tr sitenin adresi. 525, Ege Üniversitesi ve Bornova Metro durağı arasında öğrenciler için genelde İkarus otobüslerin ring seferi yaptığı efsane otobüs hattı. Fren yaptığında tüm yolcuların sıkı bir sarsıntı geçirdiği ve genelde 45 derecelik bir açıyla gittiği anlatılan İkarus'lara ilişkin öğrencilerin ilginç anıları var.

Yetkililer bu siteye göz atınca, ilk gelen yeni otobüslerin bir kaçını belki de kentin tam merkezindeki bu hatta verebilirler. Bizden anımsatması...