Sporseverlerin adresi: Balçova 2006-10-02 00:00:00
Sporseverlerin adresi: Balçova
Yazar: Şirin Yörük
Yeşillikleri ve ormanıyla İzmir'in cennet köşelerinden biri olan Balçova'da 15 yıldır oturuyorum ve bu semtte bulduğum spor imkanları beni fazlasıyla memnun ediyor. Spor yapmaktan son derece zevk alan biri olarak, Balçova Belediyesi'nin semt sakinlerine sunduğu olanaklardan bahsetmeyi uzun zamandır planlıyordum. Kısmet bugüneymiş.
Pekçoğu bunun farkında olmasa da, Balçova spor yapmak isteyenler için adeta bir cennet. İlk bakışta Teleferik ile İl Özel İdare'ye bağlı Termal Tesisleri'nin yakınında yer aldığı ormanlık ve dağlık alan, yürüyüş yapmak isteyenler için biçilmiş kaftan. Termal Otel'den ileriye doğru iki yürüyüş parkuru bulunuyor: Balçova Barajı'na giden, bir kilometre bile olmayan kısa güzergah, ki bunu daha acemiler tercih ediyor, diğeri ise Teleferik'in arkasındaki dağa tırmanan ve oldukça yorucu bir parkur olan toprak yol. Balçova'da spor kültürü o kadar gelişmiş durumda ki, gruplar halinde dağın tepesine çıkmayı pekçok evhanımı adeta rutin hale getirmiş durumda. Spor ayakkabı ve rahat bir kıyafet giyip, şapkasını takıp, eline pet su şişesini alan yola koyuluyor. İlk hedef zirvedeki Manastır. Daha tecrübeliler özel olarak hazırlanmış, dik yerlerde tutunarak yürümeyi kolaylaştıran değneklerini de almayı ihmal etmiyor.
Dik patikayı tırmanmak öyle her babayiğidin harcı değil. Ama Balçovalılar burayı o kadar kanıksamış ki, belli bir tempoda 45 dakika ile bir saat arasında zirve yapabiliyor. Yürürken belli bir yüksekliğe erişince ve bazı açılarda görünen Körfez manzarası ise görülmeye değer. Hele bu yürüyüş baharda yapılıyorsa, doğanın uyanışına şahit olmak, çeşit çeşit çiçeklerin kokusuyla mest olmak da alınan zevki katmerlendiriyor.
İşin en güzel taraflarından bir diğeri de, çıkanlarla inenler arasındaki selam verme geleneği. Sokakta birbirini tanımayan insanlar normalde bakışlarını kaçırırken, Balçova'da Bahçelerarası'nın üst taraflarındaki Manastır yolunda adeta sihirli bir değnek değmişçesine herkes birbirinin yüzüne gülümseyip "Günaydın" veya duruma göre "Tünaydın" diye selam veriyor.
Balçova'daki bu spora yatkınlık Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya'nın da dikkatini çekmiş olacak ki, göreve gelir gelmez ilk iş olarak Belediye'nin sunduğu spor imkanlarını artırdı ve ücretsiz hale getirdi. Daha önceki dönemde, spora katılım belli bir ücret karşılığı oluyordu. Şimdi ise Balçova Belediyesi Spor Okulu'nun bayanlar için sunduğu aerobik ve tenis etkinlikleri karşılığında hiçbir ücret talep edilmiyor. Tek istenen ayda belli bir devamsızlık sayısını aşmamak. Aksi halde kayıt siliniyor. Spor Okulu'nda ayrıca çocuklar ve gençler için de jimnastik, basketbol, voleybol, futbol kursları yine bedava olarak düzenleniyor.
Nereden mi biliyorum? Kendimden. Üç yıldır düzenli olarak aerobik etkinliğine katılan, iki çocuğunu cimnastiğe götüren, şimdi ise birini basketbola başlatan biri olarak, Belediye'nin bu ücretsiz ve kaliteli kurslarına gitme imkanı bulduğumuz için çok şanslı olduğumuzu düşünüyorum.
Eksikler yok mu? Tabii ki var. Mesela Teleferik son durakta yapımına başlanan fakat kolonları dikildikten sonra yıllardır bir türlü bitirilemeyen Spor Salonu'nun öncelikle tamamlanması her sporsever Balçovalı gibi benim de dileğim. Burası bir an önce tamamlansın ki, üstü açık sahalarda yapılan kurslar yağmur ve soğuk nedeniyle iptal edilmesin! Başkan Çalkaya'nın bu konuya da el atması halinde, bir sonraki seçim için sporseverlerin oylarını garantileyeceğine adım gibi eminim. En azından benimkini...
Pekçoğu bunun farkında olmasa da, Balçova spor yapmak isteyenler için adeta bir cennet. İlk bakışta Teleferik ile İl Özel İdare'ye bağlı Termal Tesisleri'nin yakınında yer aldığı ormanlık ve dağlık alan, yürüyüş yapmak isteyenler için biçilmiş kaftan. Termal Otel'den ileriye doğru iki yürüyüş parkuru bulunuyor: Balçova Barajı'na giden, bir kilometre bile olmayan kısa güzergah, ki bunu daha acemiler tercih ediyor, diğeri ise Teleferik'in arkasındaki dağa tırmanan ve oldukça yorucu bir parkur olan toprak yol. Balçova'da spor kültürü o kadar gelişmiş durumda ki, gruplar halinde dağın tepesine çıkmayı pekçok evhanımı adeta rutin hale getirmiş durumda. Spor ayakkabı ve rahat bir kıyafet giyip, şapkasını takıp, eline pet su şişesini alan yola koyuluyor. İlk hedef zirvedeki Manastır. Daha tecrübeliler özel olarak hazırlanmış, dik yerlerde tutunarak yürümeyi kolaylaştıran değneklerini de almayı ihmal etmiyor.
Dik patikayı tırmanmak öyle her babayiğidin harcı değil. Ama Balçovalılar burayı o kadar kanıksamış ki, belli bir tempoda 45 dakika ile bir saat arasında zirve yapabiliyor. Yürürken belli bir yüksekliğe erişince ve bazı açılarda görünen Körfez manzarası ise görülmeye değer. Hele bu yürüyüş baharda yapılıyorsa, doğanın uyanışına şahit olmak, çeşit çeşit çiçeklerin kokusuyla mest olmak da alınan zevki katmerlendiriyor.
İşin en güzel taraflarından bir diğeri de, çıkanlarla inenler arasındaki selam verme geleneği. Sokakta birbirini tanımayan insanlar normalde bakışlarını kaçırırken, Balçova'da Bahçelerarası'nın üst taraflarındaki Manastır yolunda adeta sihirli bir değnek değmişçesine herkes birbirinin yüzüne gülümseyip "Günaydın" veya duruma göre "Tünaydın" diye selam veriyor.
Balçova'daki bu spora yatkınlık Belediye Başkanı Mehmet Ali Çalkaya'nın da dikkatini çekmiş olacak ki, göreve gelir gelmez ilk iş olarak Belediye'nin sunduğu spor imkanlarını artırdı ve ücretsiz hale getirdi. Daha önceki dönemde, spora katılım belli bir ücret karşılığı oluyordu. Şimdi ise Balçova Belediyesi Spor Okulu'nun bayanlar için sunduğu aerobik ve tenis etkinlikleri karşılığında hiçbir ücret talep edilmiyor. Tek istenen ayda belli bir devamsızlık sayısını aşmamak. Aksi halde kayıt siliniyor. Spor Okulu'nda ayrıca çocuklar ve gençler için de jimnastik, basketbol, voleybol, futbol kursları yine bedava olarak düzenleniyor.
Nereden mi biliyorum? Kendimden. Üç yıldır düzenli olarak aerobik etkinliğine katılan, iki çocuğunu cimnastiğe götüren, şimdi ise birini basketbola başlatan biri olarak, Belediye'nin bu ücretsiz ve kaliteli kurslarına gitme imkanı bulduğumuz için çok şanslı olduğumuzu düşünüyorum.
Eksikler yok mu? Tabii ki var. Mesela Teleferik son durakta yapımına başlanan fakat kolonları dikildikten sonra yıllardır bir türlü bitirilemeyen Spor Salonu'nun öncelikle tamamlanması her sporsever Balçovalı gibi benim de dileğim. Burası bir an önce tamamlansın ki, üstü açık sahalarda yapılan kurslar yağmur ve soğuk nedeniyle iptal edilmesin! Başkan Çalkaya'nın bu konuya da el atması halinde, bir sonraki seçim için sporseverlerin oylarını garantileyeceğine adım gibi eminim. En azından benimkini...
