Lübnan'ın çocukları
Yazar: AyÅŸe BaÅŸak Kaban
Kapıları çalan benim
kapıları birer birer.
Gözünüze görünemem
Göze görünmez ölüler.
Hiroşima’da öleli
Oluyor bir on yıl kadar.
Yedi yaşında bir kızım,
Büyümez ölü çocuklar.
Hepimiz biliriz Nazım’ın bam telimize dokunan bu şiirini. Okurken pek çoğumuzun burnu sızlar. Ama dün gece benim önce burnumun ucu sızladı ardından gözlerim doldu. Şiir çok arkadan yetişti usul usul akan yaşlara. Uyku tutmadı. Mecbur yataktan kalkılıp bir sigara yakıldı. Hava sıcaktı ve bir bardak soğuk süt iyi giderdi. Süt içilirken yeniden burun sızladı, gözler doldu. Süt; önce çocuğu, ardından şiiri ve Cnn muhabirinin sorularını yanıtlayan Lübnanlı doktorun çaresiz bakan gözlerini hatırlattı.
CNN International’da haberler. . . Haberlerde Ortadoğu. Ortadoğu’da bir zamanlar güzelliğine şarkılar ve şiirler yazılan Lübnan. Lübnan’da her nasılsa saldırılardan korunabilmiş hala ayakta duran bina. Bina bir hastane. Hastanede odalar, odalarda yataklar , yataklarda çocuklar. Yanmış çocuklar. Bedenlerinden bir parçası kopmuş çocuklar. Korkudan ağlamayı unutmuş çocuklar. Beyrut’un çocukları, dünyanın üvey evlatları…
Beyrut’un çocukları yeni güne kopan bacak ve elleriyle uyanacak. Uyanabilen çocukların bir kısmı ise misket bombaları yüzünden bir daha gün ışığını hiç göremeyecek. Beyrut’un çocuklarının bir kısmı yaşayabilirlerse şayet ‘savaşın dövmesi’ yanık izleriyle beraber tamamlayacaklar hayatlarını.
Beyrut’un çocukları sokakta oyun oynarken kaybediyor hayatlarını arkalarında barış işaretleri taşıyan bir futbol topu bırakarak. Ter Harfa’ya düzenlenen İsrail hava saldırısı başlamadan sadece birkaç dakika önce bebeğiyle oynuyordu henüz 5 yaşını bitirmemiş küçük kız. Şimdi bir fotoğraf karesinde saklı ölüm anı.
Beyrut’un çocukları, dünyanın üvey evladı bugünlerde. Tüm dünya ülkeleri bir bir tahliye ederken kendi vatandaşlarını cehennem topraklarından hep arkada kalıyor Beyrut’un çocukları. Oyun parkında ‘salıncak sırası’ kavgası yaparken tanışıp sevdikleri arkadaşları bu geceyi huzurla geçirirken Beyrut’un çocukları ağlamayı unutup büyüyorlar bir gecede.
Beyrut’un çocukları , dünyanın üvey evladı herkes arkasını dönüp giderken onlar bir hastanenin , bir odasında kirli yatakların üzerinde çaresiz bekliyorlar. Tek umutları o doktor. O Lübnanlı doktor adını bilmediğim çaresiz bakan gözlerini ise hiç unutamayacağım doktor; Lübnan’ın çocuklarının sana ihtiyacı var. Ne olur hayatta kal...