Sağlık Bakanlığı, Doğu ve Güneydoğu Anadolu'nun hekim ihtiyacını Batı'dan Doğu'ya rotasyonla karşılamaya çalışıyor. Doğu'nun hekim - uzman hekim ihtiyacı gündemden hiç düşmüyor. Bakan Recep Akdağ, Doğu illerine hekim bulamamaktan habire yakınıp önümüze ithal hekim formüllerini sürerken yapacağını yapmış.
CHP Gaziantep Milletvekili Abdülkadir Ateş'in soru önergesine verdiği yanıtta, Doğu'dan Batı'ya 218 uzman doktor ataması yaptığı ortaya çıkmış. 218 atamadan biri bile Batı'dan Doğu'ya değil, üstelik 178'i yasanın yürürlüğünün durdurulması kararına rağmen yapılmış. Buna "Takke düştü kel göründü mü?", yoksa "Bu ne yaman çelişki mi?" demek lazım...
Derdi düştü
Atatürk Eğitim Hastanesi bahçesinde yeni ek binalar hızla yükseliyor. Bu binalar hizmete girince personel ihtiyacı da artacak. Şimdiden hemşire ihtiyacı karşılanmış. Paraları döner sermaye gelirlerinden karşılanacak 130 hemşire alınmış. 1.100 YTL maaşlı bir hemşirenin hastaneye aylık maliyeti 2 bin YTL'yi bulacakmış. Patronları döner sermaye. Yani patron; bu hemşirelerin, eş, çocuk, anne ve baba gibi bakmakla yükümlü oldukları aile fertlerinin sağlık giderlerini de ödeyecekmiş.
Hemşire ihtiyacı olup ancak 10-15 kişi alabilen diğer hastanelerde Atatürk Eğitim'in yöneticilerinin "cesaret"i konuşuluyor. Otomasyon işini yapan temizlik şirketi kanalıyla 40 da "halkla ilişkiler personeli" alınmış. Sağlık Bakanlığı'nın geçmiş alacaklarını sildiği, gıdım gıdım ödeme yaptığı dönemde "nereden geliyor bu bolluk, inşaatlardan gömü mü çıktı yoksa?" diyorlar.
Gelsinler bakalım
Sağlık camiasında son günlerde en çok konuşulan konu elbetteki Sağlık Bakanlığı'nın yurt dışından hekim ithal etme söylemleri. İthal hekim konusunda çok kişi tepkili, çok şey söyleniyor.
Bir hekim, "Başlangıçta ben de karşıydım ama bırakalım gelsinler... Vatandaş belki o zaman değerimizi anlar... Bakalım Hakkari'de bu maaşlarla çalışacaklar mı? Bakalım bu kadar yetersiz hastanelerde, bu kadar çok hastaya bakabilecekler mi? Bakalım vatandaşla nasıl anlaşacaklar? Bir musibet bin nasihatten iyidir..." diyor.
İyi de diyor, bekleyip göreceğiz.
Otizm nedir?
Otizm, bireyin dış dünyadaki uyaranları algılamasını, aldığı bilgileri düzenleyip kullanmasını etkileyen, yaşam boyu süren gelişimsel bir bozukluktur. Kaynağı psikolojik değil, nörolojiktir. Diğer bir deyişle beynin işlev bozukluklarına bağlıdır.
ÖZLÜ SÖZ : Bizi yaşamın ağır yükünden ve ıstırabından kurtaran tek sözcük sevgidir. Sofokles
DERNEKLER
TOHUM : 0 212 244 75 00
Türkiye Otizm Erken Tanı ve Eğitim Vakfı
Hasta hakları
İnsani değerlere saygı gösterilmesi, saygınlık görme ve rahatlık: Saygı, itina ve ihtimam gösterilerek, güler yüzle, nazik, şefkatli bir ortamda, her türlü hijyenik şartlar sağlanmış, gürültülü ve rahatsız edici bütün etkenler giderilmiş bir sağlık hizmeti almaya hakkı vardır.
SÖZLÜK
Mental retardasyon : Zeka gelişiminde gerilik.
Obsesyon : Daimi endişe, fikri sabit, nöroz.
Odiogram : Kulağın işitme gücünün kaybıdır, odiometri cihazı ile ölçülür.