Kavram karmaşası
Yazar: Nesrin CoÅŸkun
Hükümetin "sağlıkta dönüşüm" programının ayaklarından biri Sağlık Bakanlığı'nın deyişiyle "aile hekimliği", İzmir Tabip Odası (ve de Türk Tabipler Birliği'nin) deyişiyle "aile hekimliği (doktorluğu) işletmeciliği."
Yerele indirgediğimizde bu sisteme İzmir Tabip Odası ile SES, pratisyen hekimlik, Türk hemşireler derneklerinin karşı olduğu biliniyor. Karşı oluş nedenleri, "etik tehlikeler" gibi kaygılar yeri geldiğince bu sütunlarda yer alacak.
Ama öncelikle bilinmesi gereken bir şey var o da Sağlık Bakanlığı'nın bir kavram karmaşasına yol açtığı. Sisteme verilen isim aynı zamanda tıpta bir disiplinin adı. Dahiliye, nöroloji, göz hastalıkları gibi. Yani aile hekimliği de 6 yıllık tıp eğitiminin üzerinde okunan bir uzmanlık dalı. O halde nasıl dahiliye (uzmanı) sistemi ya da göz hekimliği sistemi denmesi mümkün değilse bu sistemin adı da aile hekimliği sistemi olamaz, olmamalı.
* * *
İzmir Tabip Odası üyeleri, bu kavram karmaşasının kasten yaratıldığını savunuyor, muayenehane hekimlik sistemi üzerinden sağlık sisteminin organize edilmek istendiğini öne sürüyorlar. Onlara göre bu "muayenehane işletmeciliği sistemi."
Vatandaşın bu farkıl bilip, anlamasını istiyorlar. Onlar mücadele verirken, İzmir sisteme geçmeye talip illerden oldu. Nitekim, bakanlıkta pilot il Düzce'den sonra uygulamaya alınacak "top 10" listesinde İzmir'in adının yer aldığı haberi geçen hafta Ankara'dan ulaştı.
Başlamak için ne mi bekleniyor? Elbetteki "resmi yazı."
Hele sistem bir başlasın çok yazacak malzememiz olacak çok...
Ya eÅŸi hamileyse!
Sağlık Bakanlığı malum Doğu'daki, Güneydoğu Anadolu'daki uzman doktor ihtiyacını gideremiyor. Açığı da Batı'dan Doğu'ya rotasyonla yani geçici görevlendirmelerle çözmeye çalışıyor. Düne kadar bu göreve gidecek uzmanlar nasıl seçilirdi, pek belli değildi.
O yüzden de gidenlere "kurban" gözüyle bakılırdı.
Şimdi ise Bakanlık kriterler belirlemiş. Kriterler sayesinde görevlendirmelerin daha adil olacağı söyleniyor. Bakanlık en çok da bayan doktorları kanatları altına almış. Örneğin eşi askerde, başka ilde ya da yurtdışında olan, 5 yaşından küçük çocuğu olan mazeret grubunda.
Buna kimsenin bir dediÄŸi yok.
Ama Bakanlık bu kriterleri belirlerken erkek uzmanlara haksızlık etmiş gibi. Eşi hamile olan, baba adayı uzmanlar unutulmuş, mazeret listesine alınmamış... İlgililere hatırlatmakta yarar var.
Sıra en zorunda
Son günlerde sigarayla mücadelede ülke olarak hız almaya başladık. Ancak bu mücadeleye yıllar önceden baş koyanlar var. Bunlardan biri de Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Oğuz Kılınç...
Kılınç yıllardır Sigara Bırakma Polikliniği'nin sorumlusu olarak insanları bu bağımlılıktan kurtarmaya çalışıyor.
Bir yandan bu çalışmalarını sürdüren Kılınç, başhekim yardımcısı görevi de üstlendiği hastanesinde gerçekten zoru başardı. Hastaneyi "sigarasızlaştırdı." Bahçede bile sigara her yerde değil, ayrılmış özel alanlarda içiliyor! (Pek içiliyor diyemeyiz, henüz beyinlere lüks geliyor...)
Kılınç'ın sigarasızlaştırma ve sigarayı bıraktırma çabaları takdirle karşılanırken, yılların tiryakisi pekçok profesör de peşine takılmış. Epeyce hoca, sigarayı bırakmış, bırakmak isteyenler sıraya girmiş.
Şimdi herkesin beklediği Doç. Dr. Kılınç'ın Başhekim Prof. Dr. Sedef Gidener'i sigara içmekten vazgeçirmesi.
Eğer Kılınç, bayan başhekimin bu hastalıktan kurtulmasını sağlarsa kazandığı başarı "zafer" değil, "mucize" olarak nitelendirilecek.
Kalp krizi
Türkiye'de yaklaşık 2 milyon koroner kalp hastası var.
Yılda 160 bin kişinin koroner kalp hastalığından öldüğü tahmin ediliyor.
Kalp krizinde, damar sertliği sonucunda kalbi besleyen koroner damarlar tamamen tıkanır. Böylece kalp kasının oksijen ve besin desteği kesilir.
Belirtilere gelince. Kalp krizinin en korkulan ve bilinmesi gereken belirtisi ani ölümdür. Ani ölüm meydana gelmeyen hastaların büyük çoğunluğunda göğüs ağrısı gelişir. Koroner damarların kısmen tıkalı olduğu hallerde, genelde egzersiz ve ağır stres gibi kalbin oksijen ihtiyacının arttığı durumlarda gelişen, daha kısa süreli ve şiddeti daha az olan; anjina adı verilen ağrılar olur. Fakat kalp krizinde ağrının daha farklı özellikleri vardır. Klasik olarak kalp krizinde; 30 dakikadan uzun süreli, göğüs kemiği arkasında hissedilen, sıkıştırıcı, baskı, ağırlık veya yanma hissi olarak ifade edilen, egzersizle ilişkisi olmayan, çeneye, sol kola, her iki kola, mide üzerine yayılabilen ağrılar meydana gelir. Her zaman çok şiddetli ağrılar olmayabilir, hatta yaşlı veya şeker hastalığı olan hastalarda ağrısız kalp krizleri görülebilir.
Kalp krizi geçiren hastalarda görülen bir diğer yakınma da nefes darlığıdır.
Halsizlik, bulantı, kusma ve terleme görülebilir.
Bu belirtilerin herhangi biri veya birkaçı olabileceği gibi, belirgin bir yakınma olmadan da kalp krizi gelişebilir.
ÖZLÜ SÖZ : Zorunlu olmayan sayıları çöpe atın. Yaş, kilo, boy. Doktorunuz düşünsün bunları. Bunun için ücret alıyor sizden. George Carlin (ABD'li komedyen)
HASTA HAKLARI
Güvenlik : Hastanın sağlık hizmetini güvenli ortamda almaya hakkı vardır.
DUYURU
"Türk Ceza Kanunu, Hemşirelik ve Hemşireliğin Yasal Boyutu" konulu konferans 20 Şubat 2006, saat: 14.00'te Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Muhittin Erel Amfisi'nde.
SÖZLÜK
Abortus : Çocuk düşürme, düşük.
Ajitasyon : Kişinin etrafa saldırganlığı.
Kaşeksi : Genel sağlık durumunun bozukluğu nedeniyle ileri derecede zayıflama hali.
Ä°statistik
İzmir'in nüfusu 3.5 milyonun üzerinde.
Birinci basamaktaki (sağlık ocakları) pratisyen hekim sayısı: 1.520
Nüfusa oranı: 2.391 kişiye bir hekim.
238 sağlık ocağı, 132 sağlıkevi var.
Birinci basamakta 870 hemşire, 1.433 ebe çalışıyor.
Ä°kinci basamakta (hastaneler) 2.809 hemÅŸire, 781 ebe mevcut.