Akgermanlar 8.2 milyon doları neden reddetti? 2005-11-22 00:00:00
Akgermanlar 8.2 milyon doları neden reddetti?
Yazar: Reşat Yörük
Akgerman Ailesi'nin, İzmir ekonomisinde özel bir yeri olduğu kuşkusuz. Dede Bedri Bey'in girişimleriyle kurulan Çimentaş, kentin ilk sanayi kuruluşlarından biri olarak uzun yıllar sektöre lokomotiflik yaptı. Şirketin İtalyanlar'a satılmasıyla da, İzmir'deki en önemli yabancı sermaye hereketlerinden birisi gerçekleşmiş oldu. Halen AKG Grup adı altında sanayiciliği sürdüren Bedri Bey'in oğlu Öner Bey ile torunları Bülent ve Levent Akgerman, özellikle Çimstone ve AKG Gazbeton ile yeni ve oldukça başarılı bir trend yakaladı. (Sanayicilik vasfının "genetik bilimi" kapsamına girip girmediğini sanırım artık araştırmak lazım.)
Türkiye'nin ilk ve tek kuvars esaslı kompoze taş üreticisi Çimstone, bugün özellikle yurt dışı pazarlarda bilinen bir marka oldu. Zaten referans işlere baktığınızda, Hong Kong'tan Avustralya'ya kadar dünyanın pek çok önemli merkezinde yapılan prestij binalarda Çimstone imzasını sıkça görüyorsunuz.
Çimstone Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Murahhas Üyesi Bülent Akgerman, taş sektöründe bugün geldikleri noktaya kolay ulaşılmadığının altını çiziyor ve hemen ekliyor: "Dünyada tanınan bir marka olarak artık attığımız her adıma çok dikkat etmemiz gerektiğini iyi biliyoruz."
YaÅŸanan ilginç bir olay da var, Çimstone'un dünyada "marka" olduÄŸunu gösteren…
Özellikle Avrupa ve ABD'de çok etkili dünya devi bir firma, Kanada'daki fabrikalarını kapatıp sipariÅŸlerinin bir bölümünü Türkiye'de, Çimstone'a ürettirmek istemiÅŸ. Kendi markalarıyla… Ãœstelik Akgerman Ailesi'ne sürekliliÄŸi olan bir anlaÅŸma önermiÅŸler. ÖrneÄŸin ilk sipariÅŸleri 8.250.000 dolarlık üretim olmuÅŸ. Ama Çimstone bu teklifi reddetmiÅŸ.
Gerekçesini Bülent Akgerman şöyle açıklıyor:
"Düşük fiyatla kapasiteyi doldurmak uğruna Çimstone markasından taviz vermek istemedik. Böyle bir şeye izin verseydik, tekstildeki bir çok firmanın düştüğü hataya düşebilirdik. Bu anlaşmayı kabul etseydik, fasoncu olarak algılanmaya başlanacaktık. Bu da bunca yıldır yapılanların bir kalemde yıkılması ile eşdeğerdir. Oysa bizim için önemli olan markamızdır.."
Ne güzel değil mi? Üstelik bunu yapan İzmirli bir firma...
Türkiye'nin ilk ve tek kuvars esaslı kompoze taş üreticisi Çimstone, bugün özellikle yurt dışı pazarlarda bilinen bir marka oldu. Zaten referans işlere baktığınızda, Hong Kong'tan Avustralya'ya kadar dünyanın pek çok önemli merkezinde yapılan prestij binalarda Çimstone imzasını sıkça görüyorsunuz.
Çimstone Yönetim Kurulu Başkan Vekili ve Murahhas Üyesi Bülent Akgerman, taş sektöründe bugün geldikleri noktaya kolay ulaşılmadığının altını çiziyor ve hemen ekliyor: "Dünyada tanınan bir marka olarak artık attığımız her adıma çok dikkat etmemiz gerektiğini iyi biliyoruz."
YaÅŸanan ilginç bir olay da var, Çimstone'un dünyada "marka" olduÄŸunu gösteren…
Özellikle Avrupa ve ABD'de çok etkili dünya devi bir firma, Kanada'daki fabrikalarını kapatıp sipariÅŸlerinin bir bölümünü Türkiye'de, Çimstone'a ürettirmek istemiÅŸ. Kendi markalarıyla… Ãœstelik Akgerman Ailesi'ne sürekliliÄŸi olan bir anlaÅŸma önermiÅŸler. ÖrneÄŸin ilk sipariÅŸleri 8.250.000 dolarlık üretim olmuÅŸ. Ama Çimstone bu teklifi reddetmiÅŸ.
Gerekçesini Bülent Akgerman şöyle açıklıyor:
"Düşük fiyatla kapasiteyi doldurmak uğruna Çimstone markasından taviz vermek istemedik. Böyle bir şeye izin verseydik, tekstildeki bir çok firmanın düştüğü hataya düşebilirdik. Bu anlaşmayı kabul etseydik, fasoncu olarak algılanmaya başlanacaktık. Bu da bunca yıldır yapılanların bir kalemde yıkılması ile eşdeğerdir. Oysa bizim için önemli olan markamızdır.."
Ne güzel değil mi? Üstelik bunu yapan İzmirli bir firma...
