Geçen hafta yazdığım "Balçova Halkı Mehmet Gezici'yi benimsedi" yazısı, Balçova'da okunma rekoru kırmış, kulağıma geldi. Gazeteyi arayıp, "İyi ki Agah Dede Var" diyenlerden tutun, "Balçova'da Esnaf Başkanlığı seçimini, başka hiçbir gazete böyle işleyemezdi" yorumlarını yapanlara; çok laf duydum.(Başkan Adayı Veysi Çoban'ın elektronik postasını ise sonraki hafta yazacağım yazıda değerlendireceğim.)Madem öyle, siz de bu gazeteyi hiç olmazsa birer tane alarak destekleyeceksiniz; belediye ya da başka kurumların Yakın Plan'ı size ücretsiz dağıtmalarını beklemeyeceksiniz; Haftanın her günü raflarda bulabileceğiniz bu haftalık gazeteye, sadece 50 kuruş vererek sahip çıkacaksınız. Bu Agah Dede'nin size davetidir.
Büyükşehir Belediyesi Meclis Toplantısı, bir 'Tutarlılıklar Sınavı'ydı aslında. Alınan kararlarla, hem KİPA'nın hem de İzmir Ekonomi Üniversitesi'nin önü açıldı. İTO Başkanı Ekrem Demirtaş'ın 'Sert Çıkması'; zaten yönetim tarzlarında 'Salihli etkisi' yüksek olan Büyükşehir ve Balçova Belediye Başkanları'nın; 'Salihli Köftesi' gibi yumuşamalarına neden olmuştu ki, bu kararlar rahatlıkla çıkabildi. Mehmet Ali Çalkaya, Balçova Meclisi'nde KİPA ile ilgili alınan kararları unutmuş; Balçova halkının irade yansıması olan Meclis kararının tam tersi yönde görüşler dile getirmişti, Büyükşehir Meclisi'ndeki konuşmasında. Olurdu böyle şeyler, siyaset buydu bazıları için. Artık her iki mecliste de, Balçova'nın adını BALKİPA olarak değiştirme önergesi de verilse, kabul görecektir sanıyorum. Ne diyordu Zülfü Livaneli bir şarkısında; HER ŞEY SATILIK?
* * *
Birden 1970'li yıllara gittim: İhtilalden 3-4 yıl önceydi. O zamanlar, İzmir'in elinden önce Doğuş'un kaptığı, şimdi de Koç'un satın aldığı TANSAŞ henüz yok. İzmir Reisi İhsan Alyanak, TANSA adıyla, kentin çeşitli noktalarında tanzim satış merkezleri kurmuştu. Alyanak'ın Balçova'daki sağ kolu Saim Katırcıoğlu (kökeni Adalet Partili olan - şimdiki CHP Büyükşehir Grup Sözcüsü), Balçova'daki tüm işsiz gençleri, mezar durağı ile kahveler (şimdiki Kültür) durağında açılan iki TANSA mağazasında işe yerleştiriyor. Gençlerden pek çoğu, kahve köşelerinden kurtarılıp, ellerine ekmekleri veriliyor. Ancak bu dönemde özellikle Kamil Öztürk'ü hatırlamalıyız. Bazıları Öztürk'e 'baba' diyor; ona güvenip babalara geldikleri için mi bilmiyorum. Katırcıoğlu'nun Mağaza yöneticisi yaptığı Öztürk ile ilgili hesaplar konusunda usulsüzlük iddiaları gündeme geliyor. Kamil Öztürk'ün, TANSA'dan ayrılıp, alternatif bir alışveriş merkezini açmasıyla dikkat çekiyor. Balçovalının, "Elinden tutulup iş sahibi olan Öztürk, kendi marketini hangi sermaye ile kurar" tartışmasına girdiği sırada, ihtilal oluyor. Yargı sistemi, maalesef solcu veya sağcı yurtsever gençleri yargılamakla meşgul olduğundan; Kamil Öztürk'ün yargılama süreci geçiştiriliyor. TANSAŞ'ın altyapısı olacak TANSA'lar kapanıyor. Ancak Balçova'da hala, "Kamil'in yolsuzluğu örtbas edildi" diye konuşulur, bizim kuşağın kahve muhabbetlerinde... Hatırlarsınız, Yahya Demirel'in kardeşi Süleyman Demirel'in fikir babası olduğu DYP'nin Balçova'daki son başkan adayı Kamil'di.
İşte böylesine ilginç alışveriş merkezleri geçmişi olan Balçova'daki KİPA, MİGROS, ÖZDİLEK vs. gibi yerlerde kaç Balçovalı genç istihdam edilmiştir, ben merak ediyorum. Olanlar oldu, KİPA ve Ekonomi Üniversitesi Meclis'ten geçti, itiraz olmazsa artık yapacak bir şey yok. Bak Ekrem Demirtaş'a!.. Ekmek zammı ile ilgili basın toplantısında, yılbaşına kadar ekmeğe zam yapmama kararının geri adım olmadığını ısrarla söylemiş ve ATO Başkanı'na çatarak temsil ettiği kesimin sesi olmuş. Eğer Mehmet Ali Çalkaya da temsil ettiği halkın sesi olmak, hiç yoktan Ekrem Demirtaş kadar tutarlı olmak niyetindeyse; bu merkezlerde çalışanların en az yüzde 80'inin Balçovalı olması şartını getirecek bir tavrı sergilemelidir. Hem de sendikalı olarak işe alınmalarını sağlamalıdır. Şimdi MİGROS'un ruhsat konusu gelecek gündeme. Çalkaya'nın kozunu halktan yana kullanma şansı var.
KİPA ve İzmir Ekonomi Üniversitesi'ne muhalefet şerhi düşen AKP'li üyelere ise, Başbakan Tayyip Eroğan'ın İstanbul Maltepe'de bir Fransız Hipermarketi'nin açılışında yaptığı konuşmayı hatırlatmak gerek: "Ülkemde taş üstüne taş koyanın önüne engel koyana, biz engel koyarız. Çünkü bu eserler yükseldiği sürece, işsiz insana iş kapısı açılacak. Dünya bu tür eserleri ülkesinde yaptırabilmek için adeta kovalamaca oynuyor. Kalkınmış ülkelerin stratejisi budur" Soruyorum AKP'li meclis üyelerine; siz mi tutarlısınız, Genel Başkanınız mı tutarsız? Bir de sesi çıkmayan tutarlı (!) siyasetçilere bakalım.
* * *
Eski Belediye Başkanı Ali İhsan Ülker'in, yeniden DSP'ye katılacağını duydum. DSP İl Başkanı Seyhan Teoman, hem Ülker hem de ANAP ve Genç Parti gibi partiler arasında (Ülker'in çok sevdiği) bilardo topu gibi gidip gelen Eyüp Şahin'in DSP'ye gelmesini istemiş. CHP Balçova'da ise boya badana var bugünlerde. Salih Küçükbayrak da, Balçova ile 'sınır sorunlu' Narlıdere'de halay çekiyor. Balçova'da tek hareket, Halkın Yükselişi Partisi'nde Yaşar Nuri Öztürk'ün ziyaretinde yaşandı hafta sonu. DSP ile sırt sırta olan okul durağındaki ilçe örgütü oldukça kalabalıktı. Berat Kandiliniz Mübarek; geçen kandil haftasında doğan bebelerin gelecekleri aydınlık; haftanız bereketli ve güzel olsun. Tutarlı olmayı elden bırakmayın.
[Yakın Plan